Fazla sitemkâr olmasak mı,?
Be yüreğim.
Anlıyorum seni, böyledir.
Dert adamı söyletir.
Feryadımız, ahımız, isyana girer
Belki.
Marifet değil, çiçek,
Börtü böcek resmetmek.
Mesafeyi zorlasan,
Maki-neni zumla san.
Kalbimin içini,
Daha içini görebilir misin.?
Sitem ettik zaman zaman,
Dem vurduk fakirlikten.
Habersizdik verdiğin bir uzvun,
Ne büyük zenginlik olduğundan.
Ayakkabısı veya çorabının eksikliğinden,
Şikâyetinin yersiz oluşunu.
Dosta tavsiye, acı amma gerçek.
Sanma senin başına gelmeyecek.
Sahte dostların sıra bekleyecek.
Namusuna helal getirme dostum.
Dara düşmeden deme dostlarım var.
Ses, geniş vadilerde yankı vermez.
Dibi derin, kayalık olmayınca.
Samanlıklar, her zaman seyran olmaz.
Kuşdili bilecek yar olmayınca.
Kara haberi Adana’ya düştü.
Dediler ki Oğuz öğretmen öldü.
Daha açmamış tomurcuk bir güldü.
Rahmet dilemek dostlarına kaldı.
Cansız bedeni gelecek Bitlis’ten.
Adı söylenecek minarelerden.
Cezve, fincan paylaşmışsın, feyste.
Anlayamadım bu ne demekse.
Emrin, başım gözüm üstüne,
Gel kahvemi iç demekse.
"Şu para diye andığımız nesne.
Hani, it yemez de derler ona ya.
Öyle olmazları olduruyor ki,
Gücünü küçümsemek ne mümkün.
Anayı kızdan, kızını yardan ayırıyor.! "
Maşallah diyeyim,
Hele, şugüzele önce.
Nazarım değer bence,
Baktığım gözlerim yeşil.
Mahzun yüzünü Perdeler,
zümrüt saçların, olmuş kâkül.
Bu gün bayram ve sen yoksun yanımda.
Bir yalnızlık dolaşıyor odamda.
Matem şarkısı çalıyor kafamda.
Benden farklı mısın, efsun bakışlım.
Vardı bayramı Şimdi bile yapmak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!