Dudağında kraterler açılmış,
Günâgûn dostluk etrafa saçılmış.
İstanbul'dan Hicaz'a olan bağcık,
Amansızca doğranıp, parçalanmış.
Emir verilmeden gedik verilmez!
Bin ah çekilmeden bir oh çekilmez,
Saçları samyeline yön versede,
Kafirin verdiği ata binilmez!
İşkodra'dan, Kilis'ten çıkıp gelmiş,
Hammış, peygamber ocağında pişmiş,
Türk'ün derisi imanla dikilmiş!
Üryan bacaklı İngiliz'de kimmiş?
Sebb-ü şetmin vücuda gelmiş hâli!
Dibine kadar zorlasanda câli!
Şehadettir, müslümanın meâli!
Tepinip dursanda bitmez mecâli.
Karınlarında sinekler uçsada,
Yüreklerinde ebabiller uçar...
Çöllerinde tilkiler dolaşsada,
Serhaddinde koca kaplanlar koşar!
Kirpik kumla doldu, görmek zorlaştı,
Silahlar ebkem oldu, menzil şaştı,
Madde donup kalır, gönül kıpraşır,
Tarihe bir şeref daha yaklaşır...
Bedenimiz marazdan kırılsada,
Binler yaramız eczasız kalsada,
Medine barutla dolup taşsada,
Nebiyi bırakmaz, ne güzel asker...
Kayıt Tarihi : 12.12.2023 12:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!