Çekildi Dünyanın Pimi Şiiri - Yorumlar

Hüseyin Karaca
6

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Nefesim yetmedi yarıda bıraktım koşuyu
Ben küçüktüm yenildim bir türlü iflah olmadım
Oyundan hep çıkardılar boyum kısaydı benim
Güçsüzdüm ve çelimsizdim hiç itiraz etmedim

Sokağa bırakılmış bir ev kedisi gibi
içim dolup geliyor tedirgin ve şaşkınım

Tamamını Oku
  • Hsm Uludag
    Hsm Uludag 23.05.2009 - 15:14

    anlayan birileri mi var gercekten?

    Cevap Yaz
  • Nuray Şaşihüseyinoğlu
    Nuray Şaşihüseyinoğlu 17.04.2009 - 22:54

    BAŞLIĞI ŞİİRSEL.....

    Cevap Yaz
  • Hasan Tan
    Hasan Tan 17.04.2009 - 22:38

    İki el okey oynadım, yenildim, şimdi bu kimin suçu?!
    A: Şair (ki bana umutsuzluğu öğretti)
    B: Şiir ( ki sadece sevişmeyi öğretmişti)
    C: Okur ( Ki sadece didişmeyi öğretti)
    D: Ve sair( Ki sadece diş ağrısıydı;)

    Cevap Yaz
  • Hasan Buldu
    Hasan Buldu 17.04.2009 - 18:30

    Bende aynı fikirdeyim sayın Bekar, sayın eMRAH SİGARASINI SÖNDÜRSÜN. BİRAZ YAZIM HATASI OLDU KİMSE KUSURA BAKMASIN.

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 17.04.2009 - 17:37

    Evet! Ben iyi sigarakoliğimdir. Ama katılıyorum.
    Emrah o sigarayı söndür küllüğe.

    Hooop. Küllüğe dedik. Sayfaya değil.
    Günün şiiri sayfasını yakacaksın! ! !

    Şaka bir yana, o resmi bence de değiştir :)

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 17.04.2009 - 17:19

    Aslında ben edebi değer olarak çok şaheser görmesem de - ki kendisi de beyan ediyor bunu zaman zaman- değerli Emrah Kurul'un şiirini ve şiirlerinin arkasında şairce duruşunu da seviyorum..Yaşı genç elbet bu duruşuyla çok güzel şiirler de yazacaktır ileride umarım.

    Ama baba oluşumdan dolayı sanırım bir de ağzındaki şu sigarayla çıkmasa mekana diyorum..Yarın fakültede hoca olarak kalacak ve O'nda okursa torunlarıma kötü örnek olacak..

    Yine de kendi bilir..

    Sevgilerimle..

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 17.04.2009 - 17:05

    Yarabbi çok şükür.
    Rahatladım.
    Sinyali Bey,
    Mesajınızın en sevdiğim yeri de sonundaki 'NOT' oldu :)))

    Tamam. Psikologa gerek kalmadı. (Zaten bi hastalığımı bile teşhis edememişti bir iki ay önce :)

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 17.04.2009 - 16:59

    Selçuk Bey'e le örtüşme gayretine girmeli miyim acaba..
    :)

    Şiir, iletmek istediği şey, her ne olursa olsun, bize eninde sonunda bir ruh halinin, bir halet i ruhiyenin tasviri sonucunu doğurur..Yani şiir yazmak, şairin bir şeyleri görünür kılmak, görüntülemek çabası ise bu aynı zamanda O'nun yani şiir yazanın bizzat kendisinin de görüntülenmesidir.

    Geçenlerde de yazdım. Bir insanın aradığı şeye dair bir tasavvuru yoksa bulduğu şeye dair de doğru dürüst bir fikri olamaz..Kendi payıma söylersem:Şiire yöneldiğimde ben elimde olmayarak her zaman bir 'insan' ararmışım.

    Bir şehri anlatabilir sadece şiir.Bir kadını veya bir erkeği anlatabilir sadece bir savaşı anlatabilir, inancını,sevgisini nefretini hasılı insanda ne varsa iyi veya kötü her şeyi anlatabilir şiir...Anlattıklarının nasılından ziyade anlatanın, anlatırken ''nası''l oluşu ilgilendiryor beni.Oysa anlatılanın-ürünün- nasıl olduğu ise elbet edebi yönden asıl eleştiri konusudur.Bunu da bilirim ama benim arayışımın merkezinde değildir.. Zaten ben ne şairim ne de eleştirmenim..Şairlerin şiirlerini yazarken oluşturdukları görüntülerin koleksiyoncusu gibi bişeyim sanki.

    Örneğin Ziya Gökalp..

    O'nun ne intihar teşebbüsü, ne Emile Durhkeim' e bunca öykünüşü, ne de Moiz Kohen (munis tekinalp) ile yıllar süren muhavereleri, ne de her ikisinin soyadında ki alp kelimesine bakarak Türklük dertlerine çare bulunuşu(!)

    Yukarda saydıklarım dahil Ziya Gökalp'e dair rahmet okumuya değer bir şeyim olmayacaktı elimde.Ancak Ziya Gökalp'e ben de rahmet okutturan tek şey çocuklarla kurmak istediği, empati oluşturduğu o çok bilinen dizeleri olmuştur.

    ''çocuktum ufacıktım,
    Top oynadım acıktım
    Buldum yerde bir erik
    Kaptı bir ala geyik''

    Şeklinde çocuklara yazılan tekerlemeyi yazan adamı sevdim ben. O'nun bu şiiri dahil tüm şiirleri edebiyat tarihimiz de şaheserler arasında yer almaz Şair yönüyle pek anılmaz aslında Ziya Gökalp..Ama ne çıkar, o benimle çocukken oynadı..O benimle birlikte çocuk oldu ve İçimde çocukluk arkadaşım olarak kaldı kaf dağına beraber gittiğimiz.

    2003 yılında dört şiirini asmış ve sanırım bir daha antolojiye şiir asmamış bu şairin -Hüseyin Karaca- şiiri için de kimse kalkıp biçimsel olarak güçlü ve o devirde yeniyi müthiş bir şekilde temsil eden Necip Fazılın ''Kaldırımlar '' şiirine verilen CHP şiir ödülünü verecek değil elbet..

    Ama bu şair, Hüseyin Karaca'nın şiiri yazarken dondurduğu kendi ''şiir yazan görüntüsünü'' çok sevmeme engel değil.

    Şair çıkmazı sokağının resmini yapıyor gibiydi ve ben elinde bu fırçayı tutan gözleri ile şair çıkmazı sokağında şairlerin çıkmazına bakabilen bu insanı sevdim

    Ben o yazımda bu şiiri sevdim veya sevmedim demedim..Şiirin arkasında ''duran''ı sevdim dedim.

    Şairi sevince şiiri de seviyor işte insan..Ne var ki bunda sevgili Bekar..Üstelik ben sizi de çok seviyorum bilirsiniz

    Saygılarımla..

    NOT:İngilizce şiirinizin başlığını anlayamadım..Yabancı bir dille yazmışsınız sanırım :)

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 17.04.2009 - 16:59

    Huh...

    Kafayı yedik...

    Sinyali Bey bir şey yazmamış mıydı?

    Kendi kendime konuşmaya başladım...

    PSİKOLOOOOGGGG

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 17.04.2009 - 16:57

    Güzel, bakın bunda anlaştık işte.

    Şiirin arkasında duran herkesi ben de seviyorum. Mesajımı -kıvrak zekalarıyla- hemen anlayıp gidip birleri sırayla veren insanları da. Sorun sadece bu sayfadaki şiirde şiirselliğin ön planda olmasının da gerekliliğini düşünmemden kaynaklanıyor. Verdiğiniz örnek ne güzel.

    ''çocuktum ufacıktım,
    Top oynadım acıktım
    Buldum yerde bir erik
    Kaptı bir ala geyik''

    Yine çocuksu deyiş,
    Ama şiir!

    Hasılı insanlarla hiçbir sorunum yok. Ve çok iyi biliyorum ki en nefret ettiğim kişiyle bile -çok şükür şimdilik nefretten uzağım, o da benden uzak olsun- bir psikanalist yaklaşımı ile, empati kurmaya çalışarak karşılıklı oturup konuşursam belki yanından gözlerim dolarak ayrılabilirim de.

    Ama bu sayfada en azından şunu görmek istiyor insan:
    Biri çıkar, kısa bir konuşma yapar. Ve insanlar, 'Ne güzel konuşuyor değil mi? ' diye bakışırlar. 'Şiir gibi...' derler içlerinden...

    (Biliyorsunuz, en tanınmış şairlerin bile kötü şiirleri olabileceğini, en sevdiğim şairin kendi vasatının altında bir şiirini görürsem eleştirmekten çekinmeyeceğimi de söylemiştim.)

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 29 tane yorum bulunmakta