Çekil düşlerimden haralı gelin
Sefanı sürmeyi istemem artık
Kar beyazı tenin incecik belin
Düşünü görmeyi istemem artık
Eskiden düşüne yatar uykuya
Eş tutardım seni yıldıza aya
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bakınca derinden ederdin deli
Unuttum rengini gittin gideli
Gamzeli yanağa dökülen teli
Bir daha örmeyi istemem artık
Tebrikler yüreğinize sağlık
Saygı ve sevgi ile
Erkan Gümüşsoy
Bakınca derinden ederdin deli
Unuttum rengini gittin gideli
Gamzeli yanağa dökülen teli
Bir daha örmeyi istemem artık
düşünce sevda seline
görmezgözü gündüz gece
zalimdiryar gidişiyle
dönüşler yasaktır bir kere
öylesine içten geldigi gibi
kelame alınmışki öylesinede güzel olmuş
kutlarım ilhamınız bol olsun hüzünsüz
saygılarımla nejla özkan
Yüreğine sağlık...da
Bu kahır çok olmamış mı?
Seven sevdiğine böyle ağır konuşur mu?.
Paylaşım için teşekkürler kardeşim.
Güzel bir şiir okudum.
Mehmet Gözükara
Çekil düşlerimden haralı gelin
Sefanı sürmeyi istemem artık
Kar beyazı tenin incecik belin
Düşünü görmeyi istemem artık
Eskiden düşüne yatar uykuya
Eş tutardım seni yıldıza aya
İster balveren ol ister papatya
Gülünü dermeyi istemem artık
Sevda yüreğimde nakışlı desen
Sendin bir zamanlar serimde esen
Açtım gülşenimi haydi gel desen
Bağına girmeyi istemem artık
Bakınca derinden ederdin deli
Unuttum rengini gittin gideli
Gamzeli yanağa dökülen teli
Bir daha örmeyi istemem artık
Yüreğine sağlık hocam, kalemin daim olsun.
'.Sevda yüreğimde nakışlı desen
Sendin bir zamanlar serimde esen
Açtım gülşenimi haydi gel desen
Bağına girmeyi istemem artık '
Şiir de harika müzikte. Kalemine sağlık abim
selam ve saygılar
Sevgil abim ,,,Ah bu sevda eskiden kara sevda derlerdi ne güzeldi değilmi? Bu güzel şiirini okuyunca çocukluğumda tanık olduğum bir çift sevdalı yüreği hatırladım..........Saygı ve muhabbetlerimle
harika çaok anlamlı bir çalışma yapmışsın.Kutlarım Sayın Dursun Bey.
Mürsel Adıgüzel
www.anadolukultursanatvemozaikdernegi.bz.tc
Dursun abi şiirle müzik beni çok uzaklara götürdü...
Çok güzel ve duygulu bir şiir okudum.
Kaleminiz hiç susmasın.Saygı ve selamlar
birisi abimi fena kızdırmış..ama hak ettiğine eminim:-)) müzik çok hoş... şiire yakışmış.aslında bir ara Şahin Yılmaz söyleyecek diye bekledim ama :-)) ne o artık ortak çalışma yapmıyor musunuz
MÜZİKLE ŞİİR BİRBİRİNE UYUM SAĞLAMIŞ,TEBRİKLER HOCAM,YÜREKTEN KUTLUYORUM,BAŞARILARINIZ DAİM OLSUN,DÖRDÜNCÜ TAM PUANDA BENDEN,
Bu şiir ile ilgili 48 tane yorum bulunmakta