Sen! Kendi içinde ki kayıbı örten, ben diye bir gerçek var
Akustik bir cevherin görünmeyen elinde, boşluğa hükmeden
Kaç milyar yıldızın içinde dünya ve onun unutulmuş bir yerinde
Dokuz milyar da bir tanıdığım, bir sen var.
Seni; içtiğim su gibi, yürüdüğüm yolun bozuk sathında
Geçtiğim her sokağın ve duyduğum bütün şarkılarda
Dost dediğim en ince bağın son düğümünde tanıdım.
Issız ve karanlık, bir parça akşam zamanın ötesinden
Ürkünç ve soğuk uğuldayarak gelen dalgalara sökülerek bıraktığım
Darmadağın olduğum bu saatler!
İçimde sen diye bir gerçek var.
Seni unutamıyorum! Her dakikası zamanın
Çoğalarak içimde büyüyen bir darlık!
Gözlerimin en derin yerinde saklı, bir sır gibi tuttuğum
Hiç kimse de olmayan sana karşı, yüreğimden kestiğim bir atımlık!
Aşk ile dolu bir bakış var.
Ve bende, içine sığamadığım şu yeryüzünün
Hiç bir zaman tadını alamadığım ay ışığında, romantik bir havaya bürünmüş
Susuz bir çöl gibi hayattan uzak, arî bir yalnızlığın!
En dibinde parça parça, cam gibi dağılmış bir sen var.
Kapatıp gözleri, çatık kaşımdan çıkartmak kolay değil içimdekini
Öyle derin bir nefes o kadar içten, içime sığmalı ki
Olmalı sın sen yanımda, ona ben diyebilmeliyim.
Sus! Konuşma benimle sessizlik! Çek elini yüreğimden
İçimde hiç bilmediğin senden daha yakın biri var.
Kayıt Tarihi : 18.10.2013 01:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!