Sessizliğin sağır eden sesi kördüğüm
Bed karanlığa büyür gözler
Yaşları eşlik
Aynaya sürülse de gamze cilası
Görünmez benliğin özü
Oyuğunda birikmiş tuzları bile küflü...
Tanıklığı yetmez
Ki zaten çoktan kesilmiş hükmü ömrün
Düş içinde düş görürcesine
Yollar yollara düşmüş
Bedbin öylesine kendinden
Kadim geçmiş uzağında keşkeler
Kırar zincirlerini
Çatal dilleri uzanır da uzanır
Metanet, kudret tuzağında
Hangi akrep sokmaz yelkovanını
Hangi söz alev havzası geçidi
Ayağında künde
Geri adımlarken zamanı
Dorukları göğü öper korkuların
Yıldızları yitik gecenin
Tanıklığı geçmez eğreti fecre
Kesilmişse umut ulağı
Adak kanıdır dökülen gül dibine
Sımsıcak yeminin ateş renginde…
Uzanılmaz yaşam yakılır
Arkı yıkılır su bakan gözlerin
Yatağına düşman
Aktığı, olmaz fermana isyan
Artakalanı cehenneme hediye…
Şükran AY
Kayıt Tarihi : 19.6.2010 12:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!