(1963 -Urfa) Hayatın tamamı: Bir nefeslik...
.
Anladım ki hayatta; bel büktüren cefâ; kâr
Düşlere küskün mazi değil mi ki aşikâr…
Hepyek geldi zarlarım hep od ocak virâne
Yıkıl git gözlerimden ateşe kul pervâne!
Bak külümü topluyor ahâlinin cümlesi
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Huzun sairesi degerli kalemden guzel bir siir ....tebrikler
Hani üşür ya insan, sokulmak ister döşe
Hani yiter ya sürur, arar ya köşe köşe
İşte öyle bir hâlden ruhum nâra yol alır
Yanar içimde bir yer, külüm elimde kalır
Sustursam da isyanı bilirim ki nafile
Hep peşimden gelecek yine o şerir iblis!
Ve bitmeyecek cengim, iblise eş nefs ile…
----
Elinize yüreğinize sağlık. Çok nefis bir şiir. Ama bence biraz kısaltılsa özenle ayıkşlansa daha etkili mi olur diyede düşünüyorum.Saygılarımla ustad.
Agir bir fon, agir bir siir, gercekleri hisettiren dizeler...
Acep af edecek mi? Ben ki “O”na hizmetkâr
Tövbenin kapısına diz çöktüren cefâ; kâr
Tebrikler Saadet hanim. Kaleminiz hic susmasin...
Şiirlerinizde hep içtenliğin sesini duydum..Su gibi akıcı çok güzel bir şiir okumanın hazzını yaşadım tebrikler gönül dolusu selam ve saygılar
şiiriniz alıp götürdü beni Saadet Hanım..Rabbim sizi razı olduğu kullarından eylesin inşaAllah..iki cihanda da aziz olasınız..measselam..
Gördüm ve bildim artık! Bel büktüren cefâ; kâr
Düşlere küskün mazi değil mi ki aşikâr…
Hepyek geldi zarlarım hep od ocak virâne
Yıkıl git gözlerimden ateşe kul pervâne!
Bak külümü topluyor ahâlinin cümlesi
Direnme, vazgeç ve git, canımı yakan nefis!
Terk-i heves edeni sarmasın aşk çilesi…
NEFSİN TERBİYESİ HUZURUN CENNETİN RENGİDİR ASLINDA...
O RUHUMUZDA OLDUĞU MÜDDETÇE SAVAŞA DEVAM...
TEBİRKLER....
Bağrıma hüzün çöktü gözlerime ise sis!
Ben ki dizi kanayan hâlâ o masum çocuk…
şiir okudum.
ellrinize-kaleminize sağlık.
HARİKA ŞİİRDİ YÜREGİNİZ VAR KALEMİNİZ DAİM OLSUN TEBRİKLER
Her şeye rağmen yarınlara evet dokunmalı tebessüm hem de sıcacık. Tebrikler. Sevgilerimi yolluyorum.
naptın bana sevgili şairim...kalakaldım bu şiirde...okudum okudum...dinledim dinledim..
müziğin, ahenginde...
kelimelerin, ağırlığında...
dizelerin,derinliğinde...
şiirin ruhuyla içiçeyim...
tümpuanlarımı sevgilerimi gönderiyor...alkışlıyorum bu güzelliği...tşk.ler...
tümpuan...+...antj....
Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta