Yüreğin ateşlere düşerse;
Bir umutla gökyüzünün maviliğini
Denizin derinliklerine götürmelisin
Gece sıcak bir dokunuş
Güneşin ilk ışıklarındaysa
Mutlu bir gülüş olmalıyım bakışlarında
Kendimi bildim bileli
Mavidir günlerimin gözleri,
Suların köpükleri, giysilerim, ellerim...
Bildim bileli kendimi
Yel mavi eser, güller mavi kokar,
Bülbülün kanı mavi akar.
Kar taneleri düşer buzdan İnsanlar şehrine
Mutluluk buzdan kar tanesidir bu şehirde
Yalnızlık mı düşer rıhtımıma günün her saatinde
Zamanı şaşırmış kırık bir saat hep cebimizde
Kaybolur sisler arasında çığlık çığlığa
Ruhuma
Sevdan Canıma Ruhum Sana Hasret
Ey Sevda Artık Ruhumu Terket
Can Bedenden Vazgeçecek Bir Gün Elbet
Hep Güleceğiz Yine Zamana İnat
Ruhum
Sus,
Kahrım olsun bu….
Yalnızlığın ilk resmi değil bu!
Bırak
Duvardaki ilk resim olsun!
Eskitemediğim düşlerim var
Hayallermin peşinde avare
Bir o yana bir bu yana
Uykusuz bulutlar beslerim limanlarımda
Bir damla suya hasret
Belkıs gibi dayan da arkana
Dudağımda tenimde nefesimde gizlisin
Sırra kadem basmış masal tadında.
Ustura ağzı yaşamlar mı düşer hep payımıza
Her yeri kan,her yeri can içinde can.
Çocuk olmak istercesine korkulara aldırmadan
Pamuklu şekeri elinde yedi cüceler peşinde
Kanat çırp hüzün,
Ömrüm günden eksik ,
Git benden artık
Uç ölümlü gerçek
Canıma yüreği güzel.!
Diyarlar diyarlara uzak
Zihnim dipsiz bir dev kazanı,
Yüreğim ıssız koca bir değirmen,
Yolunu kimsenin bilmediği!
Ağır ağır atıyor aklım taşlar altına seni,
Yüreğim öğütüyor durmadan hayalini.
Ezildikçe ruhumun altında ince ince ,
Masal da güzel ama benim favorilerim Hüzün ve Yüreğin ateşlere düşerse. Yenilerini bekliyorum