Mayısın altısı, yirmialtı yaşına basarsın
Bu dünyada hem güler hem ağlarsın
Otuzdan sonra solmaya başlarsın
Bu beş yıla çok şeyler bağlarsın
Röflelidir saçın havalı takılırsın
Kara gözlüm,
Karındaşım, kardaşım,;
Akmasın gözlerinden
Kanlı yaşın....
Dert etme!
Elbet biter bu kara günler, zindan geceler..
Anamda içerdi bu illeti,
Babamda..
Banada kalıtımla geçmiş olacak,
İçiyorum...
Her akşam bırakıyor,
Her sabah, yeniden başlıyorum.
Dünyada cehennem azabı bu mudur?
Ne elde nede evde durulur
Bir gün olur akan sular durulur
Yaşarken ölmek söyle bu mudur?
Hangi derdimi getireyim dile
Yeter bunca eziyet!
Bunca öfke...
Yeter çektirdiğin,
Bu sonsuz işkence...
Bilmezmisin ki;
Sabrında bir sınırı var.
Nice dert yüklendi bu ondokuz yaşa
Yana yıkıla geldim ben tek başa
Ayağım takıldı hep çakıla taşa
Affet beni isyankar değilim, haşa!
Daha çok sürer bu karmaşa
TÇ' ye
Felek yine tokatı vurdu yüzüme
Yapılanlar bir bir gelir gözüme
Bir gün kader güler benimde yüzüme
İşte o zaman ben gülerim, Tanrım
Her işte vardır bir hayır
Mevlam sen bizi kayır
Kimseye demezsen hayır
Gelmez kimseden sana hayır.....
İsterdim ki; ağaran saçım değil
Kapkara bahtım olsun.
Altınla, sırmayla değil;
Huzurla süslü tahtım olsun...
İsterdim ki yapmacık değil
Ne dostun nede sırdaşın yanında
Yanlızlık derlermiş bunun adına
Kimse bakmaz gözünün yaşına
Sen daha çok yanarsın, dostum.
Günler,aylar,yıllar geçer durur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!