Öğle vakitleri çavdar tarlasında koşan çocuklardık biz, ne ara vakit bulduk da böyle hüzünlü aşk gibi dertli bir belaya bulaştık?
Ilk aşk o tarlada idi, çavdar başakları dizlerimizi kaşındıra, kaşındıra koşardık orada.
Elâ gözlü, mavi kısa pantolonu, pamuktan kısa kollusu ile deryadil bir gülüş atardı bana, bu öyle bir gülüş ki nasıl anlatayım? Sanki soğuk suyun altında terliyormuş gibi hissederdim.
Öyle böyle değildi o tarla, ne tarlaydı, ne tarla, şimdi ne elâ gözlüler kaldı ne de çavdar tarlaları hayatımda, bir tek keder ve üzüntü.
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta