Zulüm tamudan bir ateş, merhamet cennet meyvesi;
Haddini bilen canlara edep bayram elbisesi;
Hayırla yad edilenin ruhu sevep sarmalında,
Türk’ün kadim töresince güzel nam afet perdesi...
YUSUF BİLGE
..
15 MAYIS 2012 Salı 23:04:39
BEN * SANALYALAN * CAN
16 Mayıs 2012 Çarşamba 00:08:55
..
Yas tutar geceleri, gönlüm kimse duymadan,
Sabah olmaz bir kere, üç beş yıldız kaymadan.
Ömrüm geçti gidiyor, hayalinle yaşarken,
Eller gibi şad olup, gençliğine doymadan.
2 Mayıs 1990-Çarşamba/Konya
..
Gül aşkıma bakalım, şimdilik sende sıra,
Gün olup kapanacak, kalbimdeki bu yara.
Bakarsın insaf edip döner devran tersine,
Ağlayan sen olursun, kim bilir yıllar sonra.
17 Ekim 1984 - Çarşamba / Ankara
..
Kim bilir kaç can aldın, saplanıp bedenlere,
Önüne çıkanları düşürdün bir bir yere.
Şimdi bir müzedesin, tarihe mal olmuşsun.
Ey mağrur eğri kılıç, devrin geçmiş bir kere.
19 Şubat 1997- Çarşamba / İzmir
..
Kırktan sonra başlarmış, ağrı sızı ne varsa,
Yavaş yavaş düşermiş, içe ölümden tasa.
Gözlerde fer kalmazmış, dizde derman git gide,
En sadık dost olurmuş, kuru daldan bir asa.
9 Şubat 2005 – Çarşamba / İzmir
..
Kolay olmuyor elbet, böyle sensiz yaşamak,
Bakmaya doyamazken, kalıp yıllarca uzak.
Neyse ki hayalin var, bu şehrin her yerinde,
İzliyorum onları, dolanıp köşe bucak.
3 Ekim 1990-Çarşamba/Bilecik
..
Bir kara yazgıdır bu, rızk için kara kömür,
Tedbire ne gerek var, böyle ucuzken özür…
İster kazadır deyin; ister ihmal, cinayet,
Gitti canlar bir kere, artık sizlere ömür.
14 Mayıs 2014- Çarşamba / İzmir
..
Günah, sevap boynunda son sefere giderken,
Malı mülkü neylesin, teneşirdeki beden.
İster atlas kumaştan biçilsin itinayla,
Günahları arıtıp, aklar paklar mı kefen.
22 Ekim 1997- Çarşamba / İzmir
..
Palanı dar katırın bel üstü yağırlaşır
Ve paylaşılmayan yük giderek ağırlaşır;
Baş kakıncı natura başlar kısır döngüye;
Sürgit eza görenin vicdanı sağırlaşır...
YUSUF BİLGE
11 Temmuz 2012 Çarşamba - İstanbul
..
Ölüm meçhul bir ülke, gidenlerden yok haber,
Boş tabut yarın için, kim bilir kimi bekler?
Azrail yaş gözetmez, yolcusunu seçerken,
Günü dolan gidiyor, bahane verem, kanser
12 Nisan 2006- Çarşamba /İzmir
..
İçime dokunuyor, senin bu yaptıkların,
Bilmem beni üzmekten, nedir çıkarın kârın,
İzzet-i nefsim ile oynuyorsun dikkat et,
Ahım tutar düşersin, sen de bu hale yarın.
28 Mart 1990-Çarşamba/Konya
..
Sanma ki gittin diye, kaldı sevdam da yarım!
Hayat devam ediyor, geçen yalnız baharım.
Daha Yaz var, Hazan var; hasretinle geçecek,
Belki hiç dinmeyecek, ölene dek kalp ağrım.
1 Şubat 1989- Çarşamba / Ankara
..
Geceler yedi bizi, eridik yandık kandil,
Yavaş yavaş tükendik, sona dayandık kandil.
Sende fitil kalmadı, bende ümit baksana,
Rüyalarda yaşadık, çok geç uyandık kandil
10 Şubat 1999-Çarşamba / İzmir
..
Sol kulağını tıkar sağduyuluyum derdi
Ve sağ gözünü kapar sol görüşe geçerdi;
Öyle böyle yıldızı parlayan ortamcının
Kuyruğu kısaldıkça başı göklere erdi...
YUSUF BİLGE
11 Temmuz 2012 Çarşamba - İstanbul
..
Gün battı kızıl kana, aç artık perdeni aç!
Kararan gökyüzüne, birkaç avuç yıldız saç,
Zindan olmasın gece, mah yüzünü bir göster,
Gözlerim sana hasret, yalnızca sana muhtaç.
9 Temmuz 1986-Çarşamba / Ödemiş
..
Bu şehr-i İzmir’dir ki, bi misl ü behâdır,
Bir sengine ne Acem, cümle âlem fedâdır.
Güneş bile günbegün doğar yurdum şarkından,
Meyleder daim ona, belli ki bu sevdadır.
13 Mart 2013- Çarşamba /İZMİR
..
O ateşi sen yaktın, beni içine ittin,
Yandıkça aşk narında, acımadan seyrettin.
Madem kül olduğumu görmektiyse muradın,
Daha kızıl kor iken, neden ansızın gittin?
17 Mayıs 1989-Çarşamba / Ankara
..
Aklı kullanan için, her şeyde hikmet vardır,
Cahiller sohbetinde kuru siyaset vardır.
Kargadan başka bir kuş, bilmeyenler köyünde,
Bereket sabandadır, öküze rağbet vardır.
25 Nisan 2012 – Çarşamba / İzmir
..
Desem ki şimdi sana: Geçtim bu sevdadan ben,
Derdim değilsin artık, hoşlanmıyorum senden.
Duysan inanır mısın, sen böyle bir yalana,
Ölümüne sevdayla, sana bağlanmış iken
26 Mart 1986-Çarşamba/Ankara
..