Bahara kavuşmayan gecelerin birinde
Yalnızlığımızı örtmüş,
Şafağın ilk demlerini beklemekteyiz.
Sevgisiz çocukların körpe sevdaları
Uçsuz bedenine kök salmış
Bir umut sevilmenin hayaliyle yaşıyor.
Muhtaç toprakların sesi yükseliyor
Dağların özgür savaşçıları
Mezopotamya'nın çocuk bedenlerinde
Zeminsiz devrimleri hedefliyor
Gözlerin ise bir halkın kurtuluşu sanki
Baktıkça direniyor
Direndikçe yeniliyorum
Sonra kalkıyorum tekrar tekrar
Bir diğer yolculuğa yelken açıyorum
Akdeniz'le bağımı koparmışlar ya
O yüzden az biraz Fırat'ta dolanıyor
Dicle'ye demir atıyorum
Düşünüyorum da düşünüyorum
Topraklar suya muhtaçken normalde
Bizde neden hep kanla sulandı?
Kaçak tütünüm de beni dinliyor tabi
Onun derdi kendine yetiyor zaten
Vergiden arınınca sanki çıplak kalmış
Onun mağrurluğu çökmüş üzerine.
Kendi haline bırakıyorum bir şekil
Ben kendi gerçekliğime dönüyorum
Teşrifine tenezzül etmediğin hani.
Arka fonda acılı annelerin ağıtları
Kanlı gömleğimi astığım ilk gün gibi
Darağacına seni götürüyorum bu sefer
Bu sefer Çarçıra'da düşman ölüyor
Bense bi çeşit intikam alıyorum
Tam karamsar fikirler basacak beni
Gözlerim kapanıyor birden
O ilk çiçeği görüyorum baharın
Newroz'un geldiğini anlıyorum.
Bir bebeğin ilk adımlarının
Yol yordam bilmezliğiyle
Dipsiz hayalleri baştan yaşıyor
Yürüyorum da yürüyorum.
(Mart-2022)
Kayıt Tarihi : 12.7.2024 17:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!