Şu koca şehrin heybetinden,
Geceye dönük saatlerinde,
Ceza yemiş bir çocuk gibi,
Ürpererek hep dona kalırım.
Kasavetli bir sessizlik kaplar içimi,
Sanki hüzün yağmurları yüreğimi sarar,
İçimdeki kopan fırtınayı susturmak isterim,
Ama her seferinde;
Paramparça olur yüreğim ufalanırım…
Gecenin siyahında asma uçları ilerler,
Pır pır kanat seslerinde yarasalar uçar,
Şuursuzca özlemlerim ara yerlerde yatar,
Hepten karamsar olurda ufalırım.
Ettiğim duaların hepsi Tanrıda kalır,
Her nefes alışım şu sol yanımı sızlatır,
Sanki hayat öndücüne çıkmış gibi!
Birde üstüne üstlük benden hayıfını alır,
Gözyaşlarım sel olup da akar;
Gözbebeklerimde hep büyür müebbet korkularım…
Sitemlerim gökyüzünde ayyuka çıktıkça,
Sabahı sabah eder nöbet tutarım,
Ta uzaklara ırar gider yorgun gözlerim,
İçimi bir kurt kemirir,
Azdıkça azar benim arzularım.
Yine sabaha dönük saatlerde,
Hafiften bir rüzgar eser,
Yine gönlümde bir at şahlanır,
Dörtnala koştukça koşar.
Şu deli gönlüm talan olur,
Yaralı yüreğim perme perişan kalır,
Elim ayağım çözülür be Cano;
Bu şehrin caddelerine dökülür sancılarım.
Kayıt Tarihi : 25.4.2015 23:57:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yaşar Cerit](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/04/25/cano-21.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!