Gün bitiyor güneşin alaca kızıllığında
Ay ışığı yerini alırken,
Yıldızların pırıltısı sarıyor gözlerimi
Sesler yükseliyor yüreğimin derinliğinde
Çağlayan ırmaklar kadar soğuk
ve hızlı,
Alıp gönlümü gitmek var içimde
Alıp başını gider gibi gitmek,
Hiç kimselere sormadan
Hiç kimseden çekinmeden
Kapıyı açıp sadece gitmek.
Bir damla gözyaşıyla karalanmış
Geçmişi şöyle bir araladım
Dün gece tam uykuya dalacakken
Önce gözyaşlarım sıraya girdi
Anlattılar birer birer damlalar halinde
Baktımki ömrümün yarısını çalmışlar benden
Mendilim yetişti imdadıma
Özlem gözlerimden akıyor
Tazyikli bir su gibi
Titrek sesimle türkümü söylerim
Gökyüzünde ararım kokusu duyulmaz topraklarımın
Ninnisi yüreğimdedir yaşlı anamın
Bu kalabalık şehir yorar
Yüreğine takılıp kaldı
Boğazına düğümlenmiş bir sarmaşık misali
Uzadıkça içinden çıkılmaz sözcükler sürüsü sanki
Büyüdükçe tıkandı dudaklar
Akıp durdu kendi içinde
Duyulmadı, fısıltılar halinde yol aldı
Bir sözdü,dudaklarımdan kağıda dökülen
Bir anlık öfke ertesinde.
Aşkın kalbimde
Yaşatan sen,
Büyüten yine sen sevgilim.
Satırlar yaşla beslendi,
Gözlerinde kaybolmanın sarhoşluğu
Savururken,
Saçlarının renginde buldum kendimi
Ben sendeyim sevdanın büyüsünde
Sevdam çoktan senin ellerinde
Tutunmuş sarmaşık misali sarmalanmış
Kapının çalınışıyla irkildi
Sessizliği bozan
Kulağını tırmalayan o sese
Yöneldiği anda kalbi yerinden fırlayacaktı
Beklemediği, ummadığı
Yinede geldiyse diyerek
Yapraklar mutlu toprağa düşmekten
Rüzgar umutlu agaçları savurmaktan
Ruhlar süzgün, gözler yaşlı
Hüznün melodisinden.
Dalgalar kayalıkların davetinde
Yosunların kokusu yakın,
Saltanatların şehriydin bir zamanlar
Salınırken iki boğazın eteğinde.
Köşklerin ortasında kurulmuş bir cevherdin
Adına yakılan türkülerinle.
Güzelliğin büyülerken ezanların sesinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!