Canan Şiiri - Yorumlar

Ahmet Arık
4

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Burada…
Bu sarı kubbeli
“sen yoksun” şehrinde…
Zamansız dönüşlerimi öteledim… Canana…

Canan, ellerinde nar…
Saklı bahçelerde,

Tamamını Oku
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 14.07.2010 - 18:32

    CANAN ama hangi CANAN?...



    Canan EN SEVGİLİ…
    Burada…
    Bu sarı kubbeli
    “sen yoksun” şehrinde… CAMİ
    Zamansız dönüşlerimi öteledim… ALLAH’A YÖNELİŞ… Canana… ALLAH’A…

    Canan, ellerinde nar… CENNET MEYVESİ… İKRAM… AF…
    Saklı bahçelerde, CENNETTE
    merhem olmak için beklerken ÖDÜL VERMEK İÇİN…
    solunum yollarıma… HAYAT KAZANDIRMAK, İSLAMA CANLANMAK, SONRA ÖLÜMÜN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ YERDE, BİTİMSİZ CENNET HAYATI BAHŞEDİLMESİ…
    Benden bir halt olmazdı da… BENDEN ADAM OLMAZ YA… ÖZELEŞTİRİ…
    Bu nedenle…
    Kilitler vurup ayarsız ağzıma, SUSTUM.
    'Kendime Küstüm' çiçekleri diktim kızıl bir tasa… NEFSİMİ BİLDİM VE ONA KÜSTÜM. NEFSİNİ YERMEK…

    KIZIL TAS: KALP…




    Ah benim kandil yemişim, hey hey aklım… KANDİL YEMİŞİ… NE TATLI ŞEY… İBADET… AKIL, NEREDE DAHA ÇOK KALINACAKSA, ORAYA DAHA ÇOK YATIRIM YAPMAYI GEREKTİRİR.

    İçimden bir atabilseydim…
    Atabilseydim eğer
    sözcükleri yeni baştan kurabilme umutlarımı,
    bu soluksuz meydanlara… İÇİMDEN, MEYDANLARDA SLOGAN VEYA NUTUK ATMAK TUTKUSUNU ATABİLSEYDİM… SİYASETTEN SOYUTLAYABİLSEYDİM KENDİMİ…

    Ve
    vedalaşabilseydim
    baharatı çürümüş yaşamımla… ÖLMEDEN ÖNCE ÖLEBİLSEYDİM…

    Kunduramı kapı önlerine koyacaklardı mutlaka. BİR GÜN GİDECEĞİM. (Misafirin ayakkabıları çevrilir, ÖLÜNÜN ayakkabıları dışarıya konur. Birisi alsın diye.)

    Ve ben vazgeçmişliğimden DÜNYA HAYATINDAN EL ETEK ÇEKEREK…
    yeni umutlar doğuracaktım… UKBA HAYATI İÇİN UMUTLANACAKTIM.
    İlla ki Özgür.
    Belki de kaygısız… KAYGILARIM OLMAYACAKTI: RUHUM HUZUR BULACAKTI.

    Gözü kara bir mecnunun ayağında koşarken… MECNUN GİBİ SANA KOŞACAKTIM! Sana… RABBİM, SANA!..



    Ahmet ARIK
    12 Mart 2008
    Memleketim

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 14.07.2010 - 17:50

    Canana bir halet i ruhiye arzı, bir vaziyet raporu...Ben buyum ve hallerim budur şu an itibârıyla diyor..

    Uzaktan uzağa çoban çeşmesi ,şırıl şırıl akıp duruyor işte...

    Cevap Yaz
  • Sükûn Ve İnşirah
    Sükûn Ve İnşirah 14.07.2010 - 17:09

    çok daha iyi Ahmet Arık şiirleri okudum..onlardan biri ile günü şiirleyeyim..

    @..


    Çipura Hal'i

    Dumanına çivit mavisi kattığım
    ayna kıçlı ahşap gemi…
    Fazla sevişme bol köpüklü anaforlarla emi.
    yorma kendini…
    Bilesin ki balık hafızalıdır ürfegil’in yüreği.
    Haydi, gecikme götür onun dağınık kıyılarına beni.

    Şafak da zürafa iskelesinde olalım…
    Sahilin gerdanına illaki fener dizelim,
    halay çeksin kayıkhaneli ahali…
    Ve mutlaka
    kavuşma yeri olsun,
    üzerinde martıların uçuştuğu, çipura hal’i


    Ahmet ARIK

    Cevap Yaz
  • Ulvi Ziya
    Ulvi Ziya 14.07.2010 - 14:31

    Bakınız , Sayın Seyirciler ; hiç kimse bir başkasına şâir değilsin , sende şiir yazma kâbiliyeti yok v.s diyemez...Şiir yazan ve yazdıkları kitle tarafından okunan , bir kısmı tarafından beğenilen herkes ŞÂİRDİR...Sen birine Şâir değilsin derken , birileri de seni şâir olmamakla suçlayabilir...Önce gerek yazarken , gerek okurken sulanan, eğri büğrü gören gözlerini doğru görmeye alıştır...Yazılanları (şiir saymadıklarını) kendi yazdıklarınla DOĞRU OLARAK karşılaştır , ondan sonra hükmünü ver...Ama , senin gözün gibi , algıların da bozuksa kendi yazdıklarını çok yüksekte , başkalarının yazdıklarını da alçakta görebilirsin...Bu bir hastalıktır...KUZGUNA YAVRUSU ANKA GÖRÜNÜR ve senin yazdıkların da sana ALİYYÜLÂLA görünebilir...Herşeyin başı doğru karar verme ve doğru karşılaştırma yeteneğine sâhip olmaktır...Yazılanlarla , yazdıklarını doğru karşılaştır...Âşık olmak; iyi aşk şiirleri yazmak için ön koşuldur...Ama sen iyi bir âşık değilsen , âşık olmayı ; delilikle , çılgınlıkla bir tutuyorsan yazdıkların da saçma olur...Evet, şiir yazmak için çok iyi bir tahsil ve birkaç lisan bilmek gerekmez ama TÜRKÇE'yi çok iyi bilmek gerekir...Şiir yazıyorum veya yorum yazıyorum diyerek parmakların klavyenin üzerinde hızla dansederken gözlerin ve gönlün de ne yazdıklarını iyi kontrol etmelidir...Bakıyorum sende bu yok , çoğu kelimelerin yanlış yazılıyor...Ya bilgin zayıf , ya kontrolun zayıf...Sen gözlerinin zayıflığından bahsedeceksin...Bu kabul edilemez...Yorum yazarken ATTIĞIN kadar , kelime yazarken de yalan yanlış atımlar yapma...Kelimeleri(sözcükleri) hatâsız yazmaya çalış...Şiir denince sadece aşk , sevda şiirlerini öne sürüyorsun...Gerçekte çok çeşitleri var ve onların iyilerini yazmak için de âşık olmaya gerek yok...Önce BİLGİSEL,EDEBİ DOLGUNLUK ; SONRA İLHAM , KALİTELİ İYİ BİR RÛH ,İNCE BİR KALP (GÖNÜL) ve BOL ÇALIŞMA GEREK...Sözcükleri kahretme; göz yumup , eğip bükerek..Doğru düşün , doğru kıyasla , doğru sözcüklerle yaz...Her ne atıyorsan yine de at...Çeşni oluyor...Bâzen gülerek okuyup eğleniyoruz...Ama; yazdığın sözcüklerin yanlışlığı, kesin ifâdelerine ve iddia ettiğin bilgilere uymuyor...

    Cevap Yaz
  • Mehmet Dokumacı
    Mehmet Dokumacı 14.07.2010 - 14:30

    Güzel şiir. Tebrikler.

    Cevap Yaz
  • Yüksel Nimet Apel
    Yüksel Nimet Apel 14.07.2010 - 14:26

    'Sadece at arabası kullanabilenler, birden bire yarış arabalarını asla kullanamazlar'

    Bu veciz söz size mi ait bilmiyorum; herşeyi özetleyen bu sözü altın bir çerçeveyle çerçeveletip duvara asmalı...Hepimizin yararlanması için; ara sıra saçmaladığımızda duvara bakıp okursak, bir çimdik görevi görebilir...Teşekkürler Onur Bilge...

    Cevap Yaz
  • Yüksel Nimet Apel
    Yüksel Nimet Apel 14.07.2010 - 14:17

    Biz şairler biraz tuhafız, meselâ ben yürekten öpmeyi burda öğrendim... Burası gerçekten bir okul; müfredata geyik muhabbeti dedikleri de ders olarak konulmalı yakında...Ve argo dersi, de elzem. Neyse lafı uzatmayıp, ben de ucundan kenarından bulaşayım; alnınızdan öpüyorum Onur hanım. Bir ara Güzin abla köşesi de olsun demiştim sayfa birazcık düzelmişti...Hep hepimizin başında eli sopalı bir görevli mi olmalı? Yasah begim mi demeli? Saygı bizden anlayış bizden olmalı; eğeitimsiz olanlarımız varsa, burada eğitiliriz işte fena mı? Şiir her ne kadar benim anlayamayacağım bir uslupta olsa da, ikinci üçüncü okuyuşumda daha sempatik buldum...Anlamaya çalıştım, şaire teşekkürler şiir buraya asılan bir çok şiirden daha iyiydi tebrik ve teşekkürlerimi birlikte sunuyorum...

    Not: kimseyle muhatap olmam, kimseden de çekinmem; bayan olduğum için değil, insan olduğum için saygısızlığı hoş göremem...Sözüm ortaya; dediğim tarife uyanlar üstüne alır nasılsa.

    Cevap Yaz
  • Xalide Efendiyeva
    Xalide Efendiyeva 14.07.2010 - 13:55

    Burada…
    Bu sarı kubbeli
    “sen yoksun” şehrinde…
    Zamansız dönüşlerimi öteledim… Canana…

    merhem olmak için beklerken
    solunum yollarıma…

    Bu nedenle…
    Kilitler vurup ayarsız ağzıma,
    'Kendime Küstüm' çiçekleri diktim kızıl bir tasa…

    Atabilseydim eğer
    sözcükleri yeni baştan kurabilme umutlarımı,

    ŞAİRİN KENDİNE ÖZGÜN DEYİM TARZI VAR
    CANANLA GÖRÜŞÜ, SUSMASI, KÜSMESİ
    FİKRİN DOLAYI YOLLA
    ANLAŞILIR BİR DİLLE ANLATILMASI, HEPSİ GÜZEL
    TEBRİKLER ŞAİR

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 14.07.2010 - 13:54

    Şiiri; insanlar, insanlar için yazar.

    Şair, ot değildir ve onun şiirini rahatça anlayanlar da küçük veya büyükbaş hayvan değildir.

    Anlama kabiliyeti olanlar anlıyor ve bazıları anlayamıyorsa; şiir, elit bir zümreye hitap eden bir şiir olup, sorun anlayanlarda değil, anlayamayanlardadır. Onlar, trene bakar gibi bakabilirler.

    Açıklamalarımla, şiirin çözümlenmesine yardımcı oluyordum. 'Onur BİLGE sayfası oldu bu sayfa. Bırakalım, o yazsın!' dediniz.

    Ben de geri çekildim: 'Buyrun hanımlar, beyler! Sizler anlayın, anlatın da biz de kültürlenelim! Sıra sizde!' dedim.

    Buyrun! Açıklayın madem!

    Açıklayın veya açıklamayın, ne şaire ki o şair gibi şairdir, ne de onun yazdıklarını anlayanlara sataşmayın. Anlayamadıysanız, olduğunuz yerde durun, sadece şiir geçerken başınızı kaldırıp seyredin. Çünkü yine kimse hakkıyla açıklayamazsa şiiri podyuma çıkaracağım, doya doya seyredeceksiniz.

    Sadece at arabası kulllanabilenler, birdenbire yarış arabalarını asla kullanamazlar. Yani sıradan şiirlerle gıdalanmaya alışık olanlar hazmedemez.

    Yarış pistine de tatar arabasıyla çıkılmaz.

    Yorumlarımızı şiire yapalım. İşin içine şairi ve okuyucuları karıştırmayalım.

    Şairi beğeniriz beğenmeyiz, okuruz okumayız, ideolojisi uyar ya da uymaz, bu ayrı konu... Buraya bir şiir asılmış. Biz bu şiirde ne denmek istediğini çözecek, sadece ve sadece şiiri eleştireceğiz.

    Her defasında tekrarlattırmayın. Bir şairi yererek terfi edemeyiz. Ne isek, o!

    Neyzen'inden Mevlana'sına kadar şiir pistinde pek çok değerli şair, bu pistte hepsine kulvar var. rasyonel düşünen bir amatör şair, bu piste çıkma yollarını arar. Dışarda durup, arabalata taş atmaz.

    Her ne hikmetse, bazı yorumcular yazar yazmaz onun yorumunun yorumkoliği pusuda bekiyor ve hemen yorumun üstüne atlıyor, başlıyor yoruma ve yorumcuya alkış tutmaya! :)

    Her şey gönlünüzce olsun!

    Ne olursa olsun, çamur atmadan olsun!

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 14.07.2010 - 11:34

    Manevi rahatsızlıklarının şifasını narda bilen ve narlı tedavileri taşıyan bir canan(!) bekliyen şairimiz bu acip tedaviyle iyileş se bile kendinden işe yarar bir nesne çıkmayacağını onun için kendinden ümidi kendisinin de kestiğini ifade ederek, 'Küstüm çiçeklerini) ne hikmetse beyaz tasa değil de kızıl(!) bir tasa dikmiştir. Sonra da bu yaptığının yanlış olduğunu ,kızıl taslara dikilen küstüm çiçeklerinin pek hayırlı sümbüller vermediğini, hoş kokular neşretmediğini, böyle yapanların pabuçlarının en kısa zamanda kapının önüne koyulup, 'haydi başka kapıya'denileceğini itiraf ediyor.
    Finalde kızıl ve sarı sevdlardan vaz geçmediğini, Bir kzıl rejim aşığının ayağında pabuç olarakta olsa harlı evdalara ve kızıl cananlara ulaşmak için çöllere düşebileceğini faş ediyor.

    Nice mecnun bu sevdaya tutuldu,
    Sonu vahim serüvene katıldı!
    Akl-ıselim sahipleri; 'dur' dedi.
    Bu meczuplar zındalara atıldı.

    'Kızıl rüya hayra çıkmaz' dediler!
    Daha neler, söylediler kadılar?
    Pabuçları alıp kapı önünden,
    Çok acele dam üstüne kodular.

    Şaire ve bütün şair arkadaşlara hayırlı çalışmalar.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 28 tane yorum bulunmakta