Çanakkale bir zafer, Çanakkale bir destan,
Şehit kanı mürekkep, gaziler onu yazan
Uçuştular Cennete, hepsi şehit olarak
Tarihe gömüldüler, kadın, erkek, kız, kızan
Yer gök ateş çemberi, her tarafta toz duman
Her düşman bir canavar, zırhlılar vermez aman
Gökten kurşun yağıyor, toplarla yarışarak
Orduda büyük silah, çıplak göğüste iman.
O gün çok yiğit vardı, analar az doğurmuş
Mayasını abdestli dua ile yoğurmuş
Düğüne gider gibi gittiler savaşarak
O gün şehit olmayan akşam mahzun olurmuş.
Bir gazi vardı Seyit, baş açık, bağrı yanık,
Bazen türkü söylerdi cephede yanık yanık
Yarı aç yarı toktu, gelmiş dağlar aşarak
Yaş yirmi, el kınalı, vatan için kurbanlık
Hain bir top mermisi geldi onları buldu
Mecidiye Tabyası yer ile yeksan oldu
Bir tek seyit onbaşı, Gazi Ali kalkarak
İlahi bir yardımla savaşmaya koyuldu.
Yalnız üç mermi kalmış toz ve toprak içinde
Kaldıracı bozulmuş, onarılmaz biçimde
İnsanüstü bir güçle, gülleyi kaldırarak
Yolladı birer birer tam istiğrak içinde
İki yüz yetmiş kilo kavradı son mermiyi
Ya Allah ya bismillah kaldırdı o gülleyi
Yaratana sığınıp zırhlıyı batırarak
Haçlının ordusuna vurdu en son silleyi
İşte seyit onbaşı, o gülleyi kaldıran
İşte oydu zırhlıyı üç atışta batıran
Oydu Seyit onbaşı, canı dişe takarak
Gemileri batırıp, Boğazları kurtaran…
Sen Ey Seyit onbaşı sen hala duamdasın
Destanı okudukça hayalen aklımdasın
Al bayrak yad ediyor gökte dalgalanarak
Seni hatırladıkça İnleyen ruhumdasın
Minnettarız onbaşım minnettarız sizlere
Vatan için vuruşup can verdiniz bizlere
Herkes rahmet okuyor isminizi anarak
Işığımız oldunuz mahzun bakan gözlere.
05.03.2014
Kayıt Tarihi : 5.3.2014 18:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!