Korkaklıktan öte ihanetti
İmza sahibi Abdülhamit’ti
Bahriyeyi Haliç’e hapsetti
Apse Çanakkale’ye aksetti
Tam otuz üç yıl esir kalmaya
Donanma çürütülmüş olmaya
Gelebilir miydi düşman böyle
Elini kolunu sallaya sallaya
Geldiler görülmemiş bir güçle
Dövdüler gemileriyle hınçla
Mayınlara çarpınca basınçla
Geri döndüler koca bir utançla
18 Mart’ta zafer bizimdi
Sonrası ise tam bir gizemdi
Bir ay bir hafta koyup araya
Oluk oluk çıktılar karaya
Adım atınca Gelibolu’ya
Çattılar mavi sarı belaya
Çıkarmayı tahmin ediyordu
Düşmandan kaçılır mı diyordu
Kaçmadık, vurulduk, yaralandık
Şehadet şerbetini zevkle tattık
Süngü tak! Yere yat! Böyle kazandık
Savaşmadık biz, ölmeye yattık!
Mehmet’tiler, Yahya Çavuştular
Sanmayasınız bir avuçtular
Onbaşıydı biri, adı Seyit
Yoktur Kındap böyle baba yiğit
Cevat Paşa, Tophaneli Hakkı
Nasıl ödenir bunların hakkı
Türk’ün en büyük gücü vatan aşkı
İmanı ve sığındığı Hak’kı
Geçilmez dedik, geçemediniz
İstanbul’a yol açamadınız
Hani kendinizden emindiniz
O paraları saçamadınız
Çanakkale yurdumun namus kapısı
Okumak yetmez, gitmek yaraşır
Çimenlik Kalesi, Namazgah Tabyası
Her yeri tarih kokar, gözler kamaşır
Kalplere nakşedilir, imza atılır
Savaşılmaz orada, ölmeye yatılır.
Kayıt Tarihi : 28.2.2022 05:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!