Çanakkale dövülüyordu…
haftalardır…günlerdir…
yürekleri dövülüyordu insanların
ama hiç oralı olmuyorlardı
çünkü bu sevda, amansız bir sevdaydı…
neden geldiklerini bilmeyenlerle
nereden geldiklerini bilmeyenler arasında
nefeslerin dahi ölüm koktuğu bir savaştı…
sadece bir düş kadar yakın
ve bir ölüm kadar uzak
kurşun yaralarının, acıları sarmıştı gökyüzünü…
ve havada barut
ve kurşun
ve kan kokusu
ve açılmamış gonca gül kurusu …birbirine karışmıştı…
ve neden geldiklerini bilmeyenler
kurşunları atarken birer birer
bu yaşamın hiçte kolayca kurulmadığı
bir sahil kasabasında
ve düştükleri bunca siper kalıntılarında
sıkıp toprakları...kanlı toprakları
ölümü duyarak yüreğinin gölgelerinde
açılmamış bir gül gibi
sonlarını bekliyorlardı…
düşüpte ölen arkadaşlarının
gözlerini dahi kapatamayan
ve arkadaşlarının sırtına basarak
ve arkadaşlarının vücutlarını kendilerine siper yaparak
kurşun atıyorlardı…
ve kurşunların
ve top seslerinin
ölüm naraları attıkları bu topraklarda
ve toprakların soğuk vücutları ısıttıkları
ve unuttukları çocuk düşlerince sarılan
bir umutla kurşun atıyorlardı…
ve Aşil ruhu adına vuruşanlarla
ve Anadolu adına vuruşanlar…
ve Mavi gözlü
ve Kalpaklı bir adamın karşısında, el pençe divana durmadan
ve “ben sizden savaşmanızı değil, ölmenizi istiyorum” diyen adamın
çırılçıplak, sıçrayıp yüreğinden
hiçte düşman gözüyle bakmadıkları
ama vatan için
ama çocukları için
ama torunları için
ama yarınları için
yapışıp Aşil’in torunlarının yakasına
“kusura kalma gardaş” deyip
iflah olmaz bir onurla... vurdular…
vuruldular…düştüler…
yaşayanlar, ölen arkadaşlarının gözlerini dahi kapamadan
basıp ezik yüreklerine
acıyarak…anam avradım olsun ki acıyarak
baktılar düşmanın yüzlerine…
anam avradım olsun ki
bu hiç tanımadıkları insanların
her yere düşmesinde
yüreklerine yapışan derin sancıyı da,
büyütecek kadar insandılar…
Anadolu insanıydılar…
esir etmediler…esir olmadılar…
karşısında kahramanca ölenlere ağladılar
ısırıp dudaklarını kana boyadılar
onların çocuklarına
eşlerine, annelerine ağladılar…
ama bu sevda, başka türlü bir sevdaydı…
ve hiç tanımadıkları insanları, buraya getirip
hiç tanımadıkları insanların üstüne salan
ve, o çok iyi tanıdıkları insanlar
utanarak, bütün dünyanın mazlum insanlarından
bir daha gelmemek üzere
dönüp gittiler, geldikleri karanlıklara…
bu, hiç tanımadan, birbirine vurdurulanların
ve vatanını savunanların
ve öldüklerinde gömülecek kadar
bir avuç toprak istemeyenlerin, hikayesidir…
şimdi orda düşenler
birbirlerinden utanmadan
birbirlerinin yüzlerine bakarak
birbirlerinin omzuna yaslanarak
el ele tutuşarak
seyrediyorlardır…bu güzel vatanı…
ve biz günün insanları
gurur duyarak onlardan
onur duyarak onlardan
kusurumuzu…hatalarımızı
“bağışlayın ÇOCUKLAR “diyecek
yürekliliği dahi gösteremeden, sahipleniyoruz onlara…
ve ben haykırıyorum…
” BİZ TORUNLARINIZI BAĞIŞLAYIN ÇOCUKLAR “…
Bahtiyar Arslan
Kayıt Tarihi : 25.4.2006 11:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
haftalardır…günlerdir…
yürekleri dövülüyordu insanların
ama hiç oralı olmuyorlardı
çünkü bu sevda, amansız bir sevdaydı…
neden geldiklerini bilmeyenlerle
nereden geldiklerini bilmeyenler arasında
nefeslerin dahi ölüm koktuğu bir savaştı…
sadece bir düş kadar yakın
ve bir ölüm kadar uzak
kurşun yaralarının, acıları sarmıştı gökyüzünü…
ve havada barut
ve kurşun
ve kan kokusu
ve açılmamış gonca gül kurusu …birbirine karışmıştı…
ve neden geldiklerini bilmeyenler
kurşunları atarken birer birer
bu yaşamın hiçte kolayca kurulmadığı
bir sahil kasabasında
ve düştükleri bunca siper kalıntılarında
sıkıp toprakları...kanlı toprakları
ölümü duyarak yüreğinin gölgelerinde
açılmamış bir gül gibi
sonlarını bekliyorlardı…
düşüpte ölen arkadaşlarının
gözlerini dahi kapatamayan
ve arkadaşlarının sırtına basarak
ve arkadaşlarının vücutlarını kendilerine siper yaparak
kurşun atıyorlardı…
ve kurşunların
ve top seslerinin
ölüm naraları attıkları bu topraklarda
ve toprakların soğuk vücutları ısıttıkları
ve unuttukları çocuk düşlerince sarılan
bir umutla kurşun atıyorlardı…
ve Aşil ruhu adına vuruşanlarla
ve Anadolu adına vuruşanlar…
ve Mavi gözlü
ve Kalpaklı bir adamın karşısında, el pençe divana durmadan
ve “ben sizden savaşmanızı değil, ölmenizi istiyorum” diyen adamın
çırılçıplak, sıçrayıp yüreğinden
hiçte düşman gözüyle bakmadıkları
ama vatan için
ama çocukları için
ama torunları için
ama yarınları için
yapışıp Aşil’in torunlarının yakasına
“kusura kalma gardaş” deyip
iflah olmaz bir onurla... vurdular…
vuruldular…düştüler…
yaşayanlar, ölen arkadaşlarının gözlerini dahi kapamadan
basıp ezik yüreklerine
acıyarak…anam avradım olsun ki acıyarak
baktılar düşmanın yüzlerine…
anam avradım olsun ki
bu hiç tanımadıkları insanların
her yere düşmesinde
yüreklerine yapışan derin sancıyı da,
büyütecek kadar insandılar…
Anadolu insanıydılar…
esir etmediler…esir olmadılar…
karşısında kahramanca ölenlere ağladılar
ısırıp dudaklarını kana boyadılar
onların çocuklarına
eşlerine, annelerine ağladılar…
ama bu sevda, başka türlü bir sevdaydı…
ve hiç tanımadıkları insanları, buraya getirip
hiç tanımadıkları insanların üstüne salan
ve, o çok iyi tanıdıkları insanlar
utanarak, bütün dünyanın mazlum insanlarından
bir daha gelmemek üzere
dönüp gittiler, geldikleri karanlıklara…
bu, hiç tanımadan, birbirine vurdurulanların
ve vatanını savunanların
ve öldüklerinde gömülecek kadar
bir avuç toprak istemeyenlerin, hikayesidir…
şimdi orda düşenler
birbirlerinden utanmadan
birbirlerinin yüzlerine bakarak
birbirlerinin omzuna yaslanarak
el ele tutuşarak
seyrediyorlardır…bu güzel vatanı…
ve biz günün insanları
gurur duyarak onlardan
onur duyarak onlardan
kusurumuzu…hatalarımızı
“bağışlayın ÇOCUKLAR “diyecek
yürekliliği dahi gösteremeden, sahipleniyoruz onlara…
ve ben haykırıyorum…
” BİZ TORUNLARINIZI BAĞIŞLAYIN ÇOCUKLAR “…
***********MİLLİYETÇİ BİR YÜREK OLARAK İÇİM TİTREYEREK GURURLA OKUDUM GÜÇLÜ KALEMİNE SAĞLIK.......
***********SEVGİLERİMLE.......
” BİZ TORUNLARINIZI BAĞIŞLAYIN ÇOCUKLAR “…
Çok anlamlı bir şiir..
Kutluyorum..
Dilerim bilinçsizce ortak olduğumuz hatalardan
bizi bağışlarlar..
Tarih bizleride yazacak..
Dilerim torunlarımıza müreffeh bir gelecek bırakırız.
Selamlar..
bulandım.Böylesi bir şiir yazdıran yüreğe selam olsun.
Saygılarımla
TÜM YORUMLAR (8)