Bozkırın ellerinden öpen çocukluğumla,
Kapısına geldiğim şehir.
Sallanırken tüm benliğim tekerlek üstü yolculuklarda
Ve kayarken başım, aşkı yazarken camların buğusuna.
İlk ayrılığım, ilk kederim ilk uzun yolum hayatımda.
İlk kavuşmam belki de ilk yaramsın bahtımda.
İnsanları eğilmezken, başakların eğildiği topraklardan gelip,
İlk kez denizi görmeksin, ilk kez eğilmeksin aşk karşısında.
Yüreğimin çığlıklarını bastırmaya çalışırken ben,
Can bulmasısın sesimin martı çığlıklarında.
Tek şekerli demli çayımı karıştırırken ince belli bardakta.
Bir bekar evinin biraz da duman altı olmuş odasında.
Memleketi kurtarmak sevdasısın,
Karanlık aydınlığına kavuşurken bir Neşet Ertaş bozlağında.
Kordon boyu aşksın, ömür boyu aşk;
Allah’a,Vatana,insana, Sevgiliye
Aşksın sen Çanakkale.
Uyanırken güneş üzerinden yeni güne,
Balıkçılarının kısmetime ağ salladığısın.
Memleket türkülerinde erirken içim
“Çanakkale içinde aynalı çarşı”sın.
Canımı ortaya koyup da söylediğim.
On dördüne dönerken ayın şavkısın
Üzerinde bir saten gibi uzanan denizin.
Toprak kokususun yağmur sonrası.
Sen Çanakkale’sin
Sen Son Kalesin, vatan yarası.
Kapısına geldiğim şehir.
Bana açarken kapıları, düşmanı çevirensin.
Sen bağrını “Mehmet”lere açansın.
“Dur Yolcu! Dediğin yerde durduk;
Bir devri kapatıp yenisini açansın.
Aşk uğruna ilk kez yüzerek geçilirken boğazın,
Topraklarında ilk kez savaşı görürken dünya,
Sen barışa kucağını açansın.
Dönmeyi düşünmeyenleri koynuna alansın.
Sen Seyid Onbaşısın, imansın.
Sen Mustafa Kemal’in cebinde saatisin.
Sen Mustafa Kemale can olansın.
Can Kale
Çanakkale
Son Kale.
10.03.2011
Kayıt Tarihi : 10.3.2011 19:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

bizlere sundugun için
mükemmelin üzerinde anlatımlı
yürekden kopan bir parça okudum
ister istemez okuyucusuna
birşeyler arzulatıyor
kutlarım şair yüreğini
TÜM YORUMLAR (1)