Aramıza hendek, sınır çekildi,
Hasret, firak girdi, çevirdi teller.
Kimi asfalt, kimi toprak, kimi çakıldı,
İlden ile sürdü, savurdu yollar.
Koştum Mecnun gibi Leyla peşine,
Akıl ermez idi sevda işine,
Yaslandım güneşin kızgın döşüne,
Hünerini serdi, kavurdu çöller.
Düşünceli, elim şakakta kaldım,
Sert ayazlar yedim, sokakta kaldım,
Çok fırtına gördüm, ayakta kaldım;
Dallarımı gerdi, kıvırdı yeller.
Bezdim sahte yüzler, süslü laflardan,
Deli rolü yapan, sözde saflardan,
Arkamdan çalınan zurna, teflerden;
Beni çokça yordu, evirdi eller.
Davul bile çalar, dengi dengine,
Soldu benzim döndü, safran rengine,
Tutuştuk bitmeyen çene cengine;
Bir ruhsuza verdi, everdi kullar.
Alnımda çizgiler, saçımda aklar,
Şekerim yükselir, tansiyon yoklar,
Katlanarak gelir, aksiyon, şoklar;
Yerden yere vurdu, devirdi yıllar.
Hakiki sevdayı bulayım derken,
Orta yaşta belim, büküldü erken,
Gamlar yavaş yavaş ömrümü yerken;
Has bahçemi sardı, can verdi güller.
07.06.2019
Muhittin Alaca
Kayıt Tarihi : 7.6.2019 14:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!