Gün doğmayı bitirmiş, şimdi dikilmiş gökteki tepeye, gitmek mi zor kalmak mı terennümünde; nağmesinde
Öfkesinden kesilecek koyun gibi gurup gurup dağlar üzerine kanlarını kusma işleminde
Önce üstüne giyeceği; karanlığın karasına, dağların kan kırmızısına inat beyaz gömleğin
Ve sonra içine gireceği sanki pişmemiş çamur halindeki kilden çömleğin..
Ve hiçbir zaman çıkamayacağı ebedi fırınlarında o sönmez ateş; güneşin...
Halbuki o ölen gün bir günde ne fidanlar batırdı ne güller soldurdu
Kabullenemedi o beyaz gömleği giymeyi nede o çömleğe girmeyi ne çimler yoldurdu
Ne korksun artık gelse sürüyle aslandan sürüyle kurttan..
Gelsin ne faydalar sağlar ne yaralar sarar nice tabibden kıyamet sayıda doktordan..
Ne çare o tatlı can çıkmaya görsün o heybetli ihtişamlı vücuttan...
Niyazi SakarKayıt Tarihi : 30.5.2009 14:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!