Dokunma bana,
Böyle buyurdu!
Tren garında hayatını karalayanlar.
Dün gece yarınını kaybeden ve dünde kalan aptallar
İbrahim'in bıçağı ile kesin dilinizi
Atın Kerberos'a yesin ve beslensin güzel sözlerinizden
Ekmek gerekli yemeklere
Masada yemek yok
Masada ekmek yok
Masa gerekli çocuklara
Bir patlama
Masada yok,çocuklarda
Teninde özgürce diyardan diyara gezmem gerek
Eteklerinde,sürünmek gerek
Ellerime,ellerin gerek
Çöllerdeyim
Şimdi her yer derya olmuş
Deryalardayım
Hiç doğmak istemedim.
Zorla doğurdu.
Hiç yürümek istemedim.
Zorla yürüttü.
Hiç konuşmak istemedim.
Zorla konuşturdu.
Küfür niyetine mısralara adadım ellerimi,
Yazmak istedim dünümü,
Yazıyorum bu günümü.
Sonuna geldiğim bir kaderi,
Yaşamak için yazıyorum.
Bazen mavi gök yüzünü,
Terk edilmiş aşıklar meydanında,
Bir elimde urgan niyetine saçların,
Diğer elimde sana yazdıklarım.
Ölüme beş kala,
Üç saniyelik hayatımda,
Yarım saniyede terk edilmiş,
Çağın üstüme attığı moloz yığınlarını taşıyorum sırtımda
Öyle istediğimden yada keyfimden
Şiirler okuyorum saatlerdir çarçaflara
Sonra yıkamaya atıyorum
Sonra kurutmaya
Ter gibi kan damlıyor
Sevgilim dün gecenin güzellikleri nerede,
Bak yine gece oldu,güzel sevişmelerimiz nerede
En değerli boynun nerede
Ben neredeyim.
Gözlerinin yeşili,cehennemim saçların nerede
Sevgilim dün gece ki bahtım nerede
Ses tellerimi kestiler
Sessiz kaldım.
Kalbimle bağırıyorum.
Neden gelmiyorsun
Duymuyor musun
Öldürdüler beni,
Gece olsa da girsem evine
Oda,oda gezsem bulsam seni
Buz gibi olsa yatak
Ateş olsam,yaksam seni
Vücudun da gezsem
Göğüslerinde dursam,dinlensem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!