.
gerçekten utanmayanlara;
şimdi guzum
aşk bile öğretememişken
çaresizliği öğretiyorlar
yüzündeki gülümseme
ve çizgi filmler
bir baba elinden bile
daha sıcakken
nasıl anlatayım
sana yalnızlığı
ah yavrum
guzum
saçların kınalı
saçların sarı
saçların siyah içinde
baktıkça gözlerine
düşüyorum çaresizliğe
kimse öğretmedi
küçük yaşların sızısını
kendimden bilip
sana yamadık acıları
bademcikler
troid bezleri
vitaminsizlikler
al işte
insana miras
dünyadan
acılar
ve guzum
inan büyümek hoş değil
yaşlanmasam
ve genç kalsam
sen hep çocuk olsan
büyüdükçe acılar
uyar büyüdükçe sızılar
işlemese içine
gülsen
bir kedinin düşüşüne
bir farenin uçuşuna
kaçanın kovalanışına
adını aşk koymasak
sana anlatmasak
kopmasak
orta yerinde şiirlerin
dayılansak
dayılığımıza ağlasak
ağlamak günah
ağlamak yasak
eh işte kuzum
sana sarılıp
çekip içinden umudu
kendimize alsak
büyüsün namussuz dünya
çekilmiyor kahrı
maviliği olmasa
| bilmiyorum öyle masallar anlatılıyor ki
cebimde kalem kağıtsız gezemiyorum
aklıma martılar
sıcak tenli insanlar
üşümeyen çocuklar gelsin istiyorum
olmuyor
hepsini seçip acıların
bir kez bir yerde çözeyim diyorum
biliyorsun
beceriksiz sarraf gibi tökezliyorum
gücü sevmediğim kadar
güçsüzlüğü de sevmiyorum
ağlamak olmasa
çekilmez kahır diyorum
ah diyorum
ne mümkün her şeyi düzeltmek
ve büyüyünce
direndikçe
gücün zayıflıktan geldiğini anlayıp
direnmek
içime gıda gibi geliyor
birileri diyorum
ağlamayı öğretmeli insanlara
dostlara düşmanlara ve farkındalığa
bana öyle bakma ağlarım
insanım daha
sağol
yapıştın ya canıma
yapıştın ya yalnızlığıma
eyvallah |
ve dedim ki gülüm
ihanet değil bu
sarılıp bir güle
dikeniyle sevmek
etiyle
boyuyla
boşuyla
yüzüne taktığı ışığıyla
ahh bir ölüme anlatmalı
bu haksızlığı
hissedenler yaşamalı
başım düşüyor sırtıma doğru
gök yaklaşıyor alnıma
sancılı anlarımı unutup
gözlerim kapalı
yerine kendimi koyuyorum
bir zaman
akmıyor en can alıcı yerinde
duruyor her şey
sırf müzik var
içim çöküyor sana
türlü şeyler geliyor aklıma
dirileyim diyorum
kabuğu sarılmış her şeyin
koparım bir yanlarından bir şeylerin
vitrin önü tezgahlar gibi
insan sunacağız
ve bileceğiz ki
acılardan ders alınmıyor
acıları sevmesi öğretiliyor...
13.01.2005
.
Zafer Zengin EtnikaKayıt Tarihi : 19.1.2006 02:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
acılardan ders alınmıyor
acıları sevmesi öğretiliyor...
Bilipte, bilmezden geldiğimiz, sırasını bekleyen onca acıya rağmen......
her şeye dair, aslında hayata dair.......
tebrikler Zafer bey, saygılar.......
Sevgiyle...
TÜM YORUMLAR (4)