Can Kertiği Kadın
kadın, ıslak tenini asmıştı ipe
yaşanmışlıkları serdi güneşe
mintanı göyneği entarisi fanilası dizili
gözyaşlarını buharlaştırdı gizlice
büzüş büzüş teninde sıktıkça sıkıyor bileziği
güneşin tersine git
sol tarafından kalkmış bir taze
sabah bulunsun yanında
Kent! gümüş kanatlı melek
yalancı düşler uyuyor olsun
Devamını Oku
sol tarafından kalkmış bir taze
sabah bulunsun yanında
Kent! gümüş kanatlı melek
yalancı düşler uyuyor olsun
Yine aynı tarihte geçen yıl günün şiiri yapılan bu destansı yazı, yeniden şiir günün şiiri olmuş? Neden, niye ve niçin? Bunun sebeb-i hikmetini durmadan soruyoruz ama ne mana ve ne hikmetse, bu sorularımız da hep havada kalıyor.
Takdir elbette şiiri seçenlerindir ama sayfalardaki bu sessizlik hiç te hayra alamet değil.
Bu ne menem şiirmiş böyle arkadaşlar? Hem çok uzun hem de, demek istediklerini imgelere gark ederek şiirinin katili olmuş.
14.07.2013 tarihinde Antoloji.com da günün şiiri olan 'Can Kertiği Kadın' şiirime yorum, değerlendirme yapan kıymetli şair, şiirsever dostlara teşekkür ederim. Antoloji yetkililerine ayrıca teşekkür ederim. Selamlarımla. İlkay Coşkun
Kutluyorum. Kadın böyle anlatılır .
Şairin kadınların dilinden anlaması ve onu tasvir etmesi çok hoşuma gitti.
Mutluluk tek kişiyle olmuyor, o nedenle iletişim ve doğru anlama ve değer verme çok mühimdir bence...
Güzel bir şiiir idi tebrik ediyorum....
KİM KURU, KİM YAŞ?
Onsuz olamadığımız, hep yarım ve eksik kaldığımız, olduğunda paspas etmekten çekinmediğimiz, olmadığında şapka gibi başımızda taşıdığımız ve hiç düşünmeden bir eşya gibi kullanmak istediğimiz kadınımız, kadınlar…
Zannımca kadınlar, hayatın aslında hep yanmaya hazır kuru tarafı.
Aslında şiirde hep yaş olan, çektikleri kahır yüzünden sürekli gözyaşları döken, acı çeken ve ezilen büzülen taraf kadın.
Bu kuruluğu mecazen bu yönde değerlendirmek lazım.
Üzerinde, gözyaşlarının ıslattığı ne varsa, teni de dâhil, kurutmak için ipe asmış olması, gerçeği yansıtmasına rağmen, mecazen güzel bir anlatım. Aslında abartı da değil.
Erkek eline bakan kadının, sanki satın alınmış bedeniyle birlikte kimliği, kişiliği ve ruhu da bir veya birkaç sembolik bilezikle satın alınmış. Çaresizliğin yaslanması, sahipsizliğin mecburi dayanağı erkek.
Başını, erkeğinin sırtına veya göğsüne koyuşu, daha çok kendi olamayışını, biçareliğini göstermek istemeyişinden. Bir nebze kendine kendi olma isteğinden. Kendinde kalan ufacık insanlık cevherinin tamamen parçalanıp yok olmasını istemediğinde…
Aslında olması gereken, gözlerini, başını dayadığı o sineye gizlemek yerine, bütün sıcaklığı, kadınlığı ve insanlığıyla, isteyerek ve severek erkeğinin gözbebeklerine kilitlenmesi…
Ta derinlerine, ruhuna akan pırıltılı ve sıcacık bakışlarının ruhlarda bütünleşerek arzuyla ve şevkle dans etmeleri…
Kuru olacaksa her iki tarafın da kuru olması, ıslanacaklarsa birlikte yağmur altında kol kola veya neşe kahkahalarının mutluluk gözyaşlarının birlikte akıtılması en güzeli…
*
Töre kurbanı, zorla kadınlaştırılan kızlarımız, ruhu yakılan, bedeni harcanan, rengi soldurulan güllerimiz…
İnsan diye görmediklerimiz!..
Kapıları açmak benden, içerileri görmek ve gezmek sizden…
Diğer bölümler de aynı anlayış ve algı ile okunursa gerçekten çok anlamlı ve bir o kadarda güzel işlenmiş bir şiir olduğu görülecektir.
İlkay Coşkun’u günü şairi seçilmesinden ve bu güzel, anlamlı, dikkat çekici şiirinin de günün şiiri olmasından dolayı kutluyorum.
SEÇİCİ KURUL’A içenlikle teşekkürler.
Sevgi ve saygıyla…
Hikmet Çiftçi
14 Temmuz 2013
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Daha önceden de okuduğum bu şiiri günün şiiri olması vesilesiyle bir kez daha okudum tebrikler. Kadının fedakarlığını cefakarlığını gayet güzel ve derin kelimelerle anlatmış
Bu pazar azap günü:-)))
Kutluyorum tüm yüreğimle ve başarılarınızın devamı dileğimle.............Saniye Sarsılmaz
harikaydı dost kalem,,kutlarım
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta