Can da Canan da Sendin Sevdiğim.

Birkan Akdoğan
55

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Can da Canan da Sendin Sevdiğim.

Boğazına düğümlenen soluğun mu? Hani şu ciğerlerine neredeyse küsmüş, yolunu şaşırmış, belki hain, belki mazlum, hani şu soluk boruna bıçağını takmış ta yırtarcasına gelen yada gelmeyen, inatçı, cimri soluğun mu? Boğazına düğümlenen sevdiğim vedasını cebinde taşıyan, özünde akordu bozuk sesler barından cümleler mi yoksa? Gözlerinden düşmeye aşina yaşlanmış, dışlanmış bir kaç damla mı yoksa boğazında biriken?

Belki bahçeye çıkmıştır hava almaya. Belki pazara gitmiştir birazdan gelir. Yada sahile gitmiş de olabilir ama öyleyse üşütmez umarım hava soğuk. Komşulardadır belki. Yada sıcak ekmek almaya gitmiştir fırından yanına da tereyağı. Çocukların saçlarını okşamıştır kesin. Kalbimi ısıtacaktır. Tenime sarılacak. Belki evin bir köşesine saklanmıştır annesini kaybetmiş bir çocuk gibi ürkek, o tarifi imkansız kokun. Çıkar mı dersin bir köşeden. Ne dersin? Duvarları koklamaya devam etmeli miyim? Yada bastığın toprakları sevdiğim.

Bir boşluğun içine düştüm sevdiğim sen gittikten sonra. Ben düştüm dolmadı boşluk. Senin bütün sevdiklerin düştü dolmadı. Herkes ağladı dolmadı. Bir boşluğa düştüm sevdiğim, boşluğuna. Öylesine dar bir boşluk. Nefesim daralıyor. Ölesiye dar. Neden ittin beni buraya? Neden gittin? Gözlerim doluyor da dolmuyor boşluk. Yok yok ağlamıyorum. Gözüme bir şey de kaçmadı hem. Gözlerim eriyor yalnızca göz pınarlarıma biriken tuzdan. Göz kapaklarım eriyor.

Sesim gider mi buradan sana. Sevdiğim! ! ! Aşkım! ! ! Birtanem! ! ! Sesim geldi mi? Gelmedi dimi? Yine ekti. Dayasan kulağını toprağa sanki de tren raylarına kulağını dayamış bir kızılderili gibi, gömsem ses tellerimi toprağın iki karış altına sesim gelir mi? Oysa sen ne kadar da sanşlısın öyle senin sesin hiç gitmedi, hep kulak zarımda gizli.

Şimdi çok üşümüşsündür sen sevdiğim. Keşke sarılabilsem tenine de ısıtabilsem seni. Şimdi mosmor olmuştur ellerin, ayakların, yanakların. Şimdi üşümüşsündür sen. Hadi kalk gel. Boş ver yatma zamanı değil şimdi. Üşenme kalk gel ısıtayım seni. Hem yattığın yere girer senden önce ısıtırım yerini. Hem sokarım ellerini yine koynuma öperim, severim, sarılırım eskisi gibi. Hem daha yatmak için çok erkendi. Hadi kalk gel sevdiğim fazla bekletme beni.

Bana bıraktığın halen daha biz sevdiğim. Sen olmasan bile emanetin emin ellerde. Gözün arkada kalmasın. Ama kalsın son bakışların göz kapaklarımın arkasında. Onu sakın alma. Aslında hiç gitme de derim ama yakışmaz bana, inancıma. O yüzden git sevdiğim, beni beklemek için git. Elbet geleceğim bir gün kollarına.

Çiçeklerin çok güzel sevdiğim. Her renkten. Senin sevdiğin gibi. Toprağın çok güzel oldu sevdiğim sanki o en sevdiğin çiçekli entarin gibi. Cennet gibi bir dünya yok burada sevdiğim, cenneti görmedim hem o yüzden kalbin kadar güzel bir kabir dilerim sana.

Toprağın bol olsun sevdiğim, aşkım, birtanem. Mekanın cennet olsun canım Annem!

Birkan Akdoğan
Kayıt Tarihi : 4.3.2013 13:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Birkan Akdoğan