Sen hiç yaş döktün mü deliler gibi
Hiç boyun büktün mü köleler gibi
Sen cansız kaldın mı daha ölmeden
Hiç cevap verdin mi bir şey bilmeden
Sen senden oldun mu ararken seni
Sen davet ettin mi beyaz kefeni
Hiç bana benzer mi birazcık huyun
Söyle can, zemzem mi gözünde suyun
Sen ödün verdin mi doğrularından
Dününü sordun mu yarınlarından
Hiç kalem kırdın mı kendi boynuna
Hiç yenik düştün mü iblis oynuna
Sende gül derdin mi gazel bostandan
Sen kurşun yedin mi esin dostundan
Hiç hesap verdin mi evden çarşıya
Hiç binek oldun mu yoldan karşıya
Sende can yandın mı keskin rüzgarda
Sende ter döktün mü diz boyu karda
Hiç boşa vardımı titreyen elin
Hiç kabuk sardımı kanayan dilin
Çatlayan oldumu kalbin kederden
Rehberin oldumu sağırdan, körden
Kendini buldun mu kolsuz gömlekte
Ömrünün ipini kırık ilmekte
İlmeği çektimi sonunda cellat
Kör şeytan oldumu sana musallat
Söyle can, senin de solun ezik mi
Seninde moralin biraz bozuk mu
Can, medet umdun mu amâ hekimden
Şubatı sordun mu eylül, ekimden
Yaprağın döktün mü, sende soldun mu
Can söyle, sende hiç böyle oldun mu?
Kayıt Tarihi : 29.5.2015 17:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!