ÇAM AĞACI
Düşler soğuk, gündüzler donuk, gülüşler boğuk
Bu gurbetin kışıda yazıda soğuk
Zira beynimdeki gurbet; bu koca dünya
Kendi filmini seyrettiğin bir loca dünya
Filmin sonu başından belli
Uzunluğu ha kırk olmuş ha elli
Bense dünyada yalçın dağdaki çam ağacıyım
Cinnetin her gece gölgelendiği gam ağacıyım
Ve etrafta ağaçta yok benden başka
Ozaman kaldır kadehini güneş, içelim aşka
Heygidi rüzgar bari sen okşa saçımı
Hiç düşünmüyormusun; bu ağaç mutluluğa açmı?
Hey yolcu nereye gidiyorsun bir selam yokmu?
Gel gölgemede anlat, sende hiç gam okmu?
Bu yolcuda gitti belliki işi acele
Yalnızlık üç hece; hecele babam hecele
Ey akşam üstü serinliğindeki pembe güneş
Em artık içimdeki karanlığı em be güneş
Zira karanlık içimde kendini bulmuş
İstanbul sadece masallarda İstanbul’muş
Baykuş yuvasında bülbül sesi duyulmazki
Baykuşun ninnisiyle geceleri uyunulmazki
Hani yoktu çam ağacının lugatında yaprak dökümü?
Ey gönül bak, senin kışında yazında yaprak dökümü
Ey bana kucağını açan yalçın dağ
Köroğlu’na ocağını açan yalçın dağ
Şöyle dik dur göğe doğru yükselt başını
Yıldızlarda arayayım kara gözün kara kaşını
Sonra nebileim üfle beni mehtaba
Artık sığamıyorum yalnızlık adlı kitaba
Sıkma canını kara toprak yağmur yağar elbet
Benimde gölgemde bir tomurcuk doğar elbet
İşte benim hayatım kendi kendini teselli etmek
Zifiri karanlıkta kibrit çakıp, kendini seyretmek
Bir kara bulut sanki benim yörüngem
Elinden gelse beni teredecek gölgem.
Kayıt Tarihi : 26.8.2002 19:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İbrahim Tezol](https://www.antoloji.com/i/siir/2002/08/26/cam-agaci.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!