Yine koyuldum yollara
Çalı kesmeye gidiyorum.
İyiden iyiye tutundum
Kızağıma.
Sadece kızak var ardımda
Bir de Karabaş’ım,
“Çemenli dürüm” koymuş annem
Azığıma.
Kar diz boyu,
buz tutuyor nefesim.
Uzaklardan ses geliyor, uğultu var;
Birden kurt uluması geliyor
Kulağıma.
Baltamın sapı buz kesiyor,
Yün eldivenleri takıyorum elime,
Ellerimi ovalıyorum ısınsın diye,
Kar aman vermiyor
Fırtına da dinmiyor
“Dön gel” diye
Bir ses yankılanıyor
Kulağıma.
Sanki “ haydi gel artık” diyor annem
Usulca kulağıma.
Kimseler de yok etrafta,
Sadece Karabaş havlıyor ara sıra.
Üstelik üşüyorum da
Korku da düşmüyor değil hani
Yüreğime.
Dönemem, çalı kesmem gerek,
Yükümü yetirmem gerek,
Ev buz gibi,
bekleyenler var beni
Sobayı odlamak için
Çalı kesip, götürmem gerek
Ocağıma.
Kayıt Tarihi : 12.2.2011 12:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1970' li yıllarda kışlık yakacak ihtiyacı için orman köylülerinin, Kızakla çalı kestiği dönemi anlatıyor...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!