çakmak kavında köze
döndü yüreğim içten
yanışın suskun göze
uçuyorum sevinçten
yaz
otur
it budur
yaladı tuz
kurudu mu buz
yalnızlığıma çık
umarsızlığım açık
erkenden gelecekse güz
karanlık olsa mıydı gündüz
sırtımda ağrıyacak düşte çor
acıtacak burgulayıp şişten tor*
suyun altından deşen karaca kunduz
yalansı gülüşlerin
gülüşlerinde toydur
toydur dalgası gölün
gölünden seslenir dur
durma yolda kalır iz
izinde dağılır giz
gizinde çoğalır söz
sözünde durma kudur
yılgınlığım geceye
gözyaşlarım eceye
uymaz mısın heceye
sakın düşersin güçten
kezzap dökülmüş tas
nasıl köpürüyorsa
doğurur acıları yeniden
sancısında taşıdığı taş
durdurmaz durduğun yerde
kapkara gözünde
incileşir taşar süzülür
çuval ağzı gibi
ciğerim büzülür
üzülürüm bir tanem
ozan efem gündemde
sevdalı yürek demde
umarım olur emde
korkarım kalma geçten
susma orada iki söz eyle
körleme duygunu böyle
170910ankara Gülce-Bahçe
*tor: yabani, kendini beğenmiş,toksözlü
acemi kimse,toy,çekingen,utangaç
olgunlaşmamış,ham,ters,aptal
Kayıt Tarihi : 29.10.2010 23:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!