bir duvar
sarmaşığının ıslaklığı istikrarlılığı üzerimde
hayat örümcek ağlarını örerken boynuma
tırmanıp duruyorum ulaşılmazlara
uzayıp gidiyorum yollarca
eksile- eksile
kuzey rüzgârlarının öfkeli homurtusu
evcil kuşların çatı konserlerini yıpratırken
zamanın enteresan oyunlarına takılan
ruhumda yılgınlık
eğrisi
çoğala- çoğala
yüreğimin
çöl kokan odalarının depresif gölgeleri
paslı tel örgülerle örülmüş damarlarımın
baygın akışı farkında mısınız göz göre göre
kan kaybediyor aşk
ölümlerde- ölümlerde
yalnızlık
ve suskunluğun şişkin göbeğine çakıla çakıla
tükeniyor sefil ömrüm
duygularım
zamanın acımasız gaddarlığında
zamanın aceleci sadağında
zehirli okların hedefi
zavallı kalbim
daha ne kadar vurulacak
daha ne kadar yerlere serileceksin
ve
dilimin kör olası akrep ağrısı /sustum işte
aklımın baş belası kaktüs dikeni /sildim işte
her şeyi her anıyı
her özlemi
çaput bezlerle bağladım gözlerimi
param param parçaladım ezilen yüreğimi
küstürdüm dilimi
kanaya- kanaya
soldurdum kalbimin güneşini
ölü renk kırıntılarını saça saça gidiyorum
hiçliğin bilinmezliğine
savurta savurta
ardımdaysa düşe kalka yürüdüğüm göçkün ömrümün
biriken yosunlaşmış
çakıl taşları ah!
26042024
01:05
Kayıt Tarihi : 1.5.2024 13:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!