........................................ Şairlik de, şiir de alın sizin olsun..
...........................................Ben çakallığıma bakarım...
Ben çakalım, çakallığım tescilli,
Yalakalık mesleğine duçarım.
Lağımlarda beslenirim ezeli,
“Höt” deseler kıçı açık kaçarım.
Sinsiyimdir, kolay kolay görünmem,
Maskaram çok, öz maskeme bürünmem,
Şöhret için kıç yalarım, erinmem,
Yellenseler ben kendimden geçerim.
Bir cübbem var, bir de sarık takarım,
Yılan gibi her meclise akarım,
Karıştırır, kerevete çıkarım,
Keyiflenir, tütünümü içerim.
Kalleşliğin kitabını yazmışım,
Pençe pençe varlığımı kazmışım,
Nışadırım fazla geldi, azmışım,
Kimi görsem salya sümük biçerim.
Bir ustam var kurtla tilki kırması
İkiyüzlü, sahtekârlık arması,
Haz veriyor değerlere sarması,
O os..sa, ben don çözer s.çarım
Benim gibi bulunmaz bu âlemde,
Dostlarımı silerim tek kalemde,
Efendimin adı zikir dilimde,
Peşi sıra okur, üfler, uçarım.
Şairlikmiş, güldürmeyin geriden,
Fırsat bulsam bal çalarım arıdan,
Bir tebessüm geliverse karıdan
Elimde şey, dağa delik açarım.
Erzincan’ım, can çiçeğim, alınma,
Bir çakalı besledim diye yanma,
Velioğlu senin çocuğun amma,
Ben çakalım, yediğimi saçarım.
Kayıt Tarihi : 11.10.2005 14:38:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nefsiniz ile ilgili olduğunu düşünmüyorum.
Çakalca davranış içinde olanların icraatlarını kinayeli olarak vurgulamış sınız.
Şiir teknik olarak da iyi. 4+4+3=11 vezin.
Özellikle fiil sözcükler fazla argo. Alternatif kelimeler kullanmak mümkün ola bilirdi.
Selamlar.
Seninle ilk tanıştığımız gün hatırıma geldi. Hani Makine Mühendisleri Odası'nda Dünya Şairler Birliği'nin Genel Kurulu vardı. Ve biz birkaç değerli arkadaşla oraya gitmiştik. İyi ki de gitmişiz. Çünkü orada sizinle tanışmıştım. İsminizi çok duymuştum. Hakkınızda çok bir bilgim yoktu ama ileri geri konuşan da yoktu. Hoş konuşsalarda çok umurumda olmazdı da. Diyeceğim o ki, sizin ağır başlı duruşunuz ve neredeyse çok az konuşan haliniz bana çok manalı gelmişti. Her zaman söylerim 'çok konuşan ile az konuşana dikkat etmek lazım' diye. Çok konuşanların çoğu cahilliğinden, az konuşanların azı da ilminden o haldedir.
Sizi ilminizden ve birikiminizden yana bir tavırlar sükût halinde olduğunuzu düşünmüştüm ve hiçbir zaman da yanılmadım. Şiirlerinizi zevkle ve ibretle okudum.
Her zaman söylediğim hatta bir şiirimin başında açıkça ifade ettiğim bir beyit var. Bunu zaman zaman söylerim, zirâ hayat felsefeme paralelelikler arzeder.
'Kelâmıma takılma, adalette Ömer'im,
Ben şiirde manayı, iki kere gömerim.'
Metin ESER
Şiiriniz işte tam bu mananın en güzel örneği olmuş. Hatta âdetim olmamakla beraber şiirin zâhirî ve bâtınî manalarının çağrışım farklılığından dolayı yorumları merak ettim ve gördüm ki; şiirinizin damarına bastığı kişi ile şiirinizdeki gömülü manayı sezenlerin bakış açıları arasındaki uçurumu da gördüm.
Şiirinizin baştan sona hangi edebiyat sanatını içerdiğini de artık okuyanlar biraz araştırsın derim.
Ve son olarak eğer 'Çakalname' ile bir çığır açıp, hatta bu isimle bir kînayi mana grubu oluşturursanız ilk başa beni yazın, sizinle seve seve çakallık yaparım.
Manâ fakiri zihniyetlere espri babında takılmadan edemiyeceğim. 'Bu çakal başka çakal' kıymetini bilin..
Değerli abim, sevgi ve muhabbetlerim seninle...Saygım zâten ezelden var.
Bu arada aklıma gelen küçük bir kıssayı da anlatmadan geçemiyeceğim. Bir zamanlar Bediüzzaman Hazretleri hakkında davasındaki ikna yeteneğinden dolayı '500.000 kuvvetindedir' demişler. Bunu duyan Bediüzzaman şöyle cevap vermiş: 'Eğer korkunuz maddi şahsımdan ise; yanlışsınız, kapıma bir kişi dikilse dışarı çıkmayacaksın dese benimle baş edebilir. Ama korkunuz şahsiyet-i maneviyemden ise; yine yanlışsınız 500.000 değil belki 5 milyon kuvvetindeyim haberiniz olsun' demiş.
'El arif-ül tekvilil işareh'
Sevgi ve muhabbetlerimle abi....
TÜM YORUMLAR (6)