Bu mesele aslında tarihte eskidendi
Kadın fendi neslinde bir cini bile yendi
Bu öykü gerçek midir orasını bilemem
Bir huysuz kadın varmış kimselere dilemem
Başına gelen olsa ağlarım da gülemem
Bir şeyin sayısı artmasın sakın
Değeri kalmazmış bol olduğunda
Kendine bir gel de insanlık takın
Farkına varırsın kul olduğunda
Ya SEMi NE desem anlar mı ola
Aşk diye inlesem yanlar mı yola
Sevda bülbülüyüm dinler mi hele
Etme can YAS EMEN yetim gibiyim
Muradım söylerim bir ince dille
İşte bu sıkıntım bir gonca gülle
Anneler içinde tek sensin Hanım
Gününü geceye katansın canım
Kutluyor yürekten öpüyor eşin
Mutluluklar dolsun akmasın yaşın
Seninle neleri paylaştık gülüm
Bitmeyecek gibi yazılar ördük
Isınmadı sana bir türlü gönlüm
Buraya kadarmış sonunu gördük
****
Ekmeği aşını yedim helal et
Dağlar uzak olunca
Yankısı da geç gelir
Dağlar konuşmaz ama
Yankı ile cevap verir
Sorduğumuz soru aynı zamanda
Sorduğumuz sorunun cevabı değil mi? gülüm....!
Bakmayın şu benim ak saçlarıma
Sevgiyi sefkati bilmedim bir gün
Kanmayın şu yorgun duruşlarıma
Sevişip terimi silmedim bir gün
Dolaştım dünyayı nefsimi yordum
Gördün mü? o kendini bir sey sananı
Attığı yalanı hüner tutanı
Sonunda bir avuç toprak olanı.
Gördün mü...?
Duydun mu her güzeli benim diyeni
Bunu acı demeli anlamaz güzellikten
İmansızı tanırsın dört ayrı özellikten
Bir
Borç isterken yüz güler dili tatlı söz olur
Vakit saat gelince hiç görünmez toz olur
Bir lokma ekmektir ve bir yudum su
Ayrıntı geride kalan ne varsa
Boşuna yarınna rızık korkusu
Bulur insan Hak deyip de anarsa
Asıl gıda candan cana akandır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!