Evimizin önünden söğüt söküldü
İhtiyar babamın beli büküldü
Sırma saçlar teneşire döküldü
Vuruldum anam vuruldum bir su ver bana
İçmeden ölürsem dert olur sana
Kefe dedikleri bir uzun çarşı
Dükkanları kurulmuş kıbleye karşı
İstanbul'dan gelir malı kumaşı
Minarede çanı men orda gördüm
Yalta dedikleri bir küçük kutu
Hey ağalar için için
Ben ağlarım için için
Avrat beni döğeyazdı
Kaburgamı kırayazdı
Onlar iki ben bir tane
Farş malamat olayazdım
Yanıma yanıma otur yanıma
Men seni severem girme kanıma
Serhoşam beyhoşam kıyma canıma
Geceler yukum da gelmez
Derdim çok kimse bilmez
Ya rabbi nurun hakkiçün
Ayırma aşkından beni
Cennat-ı hurun hakkiçün
Ayırma aşkından beni
Ruh-i Resulullah içün
Gönül hasret çeker yari görmeğe
Diken engel oldu yol bulamadım
Gezdim Gürcistan'ı Azerbaycan'ı
Kendime bir uygun yar bulamadım
Aşık olan neyler malı akçayı
Şu Yemen'de sular akmıyor
Cerrah gelip hastalara bakmıyor
Hastaların hiç birisi kalkmıyor
Ne çok imiş şu Yemen'in devesi
Pek ağırdır Hudeyde'nin havası
Şu Yemen'de ot biter mi
İki kardaş çift gider mi
Aman ev de hiç güler mi
Ağlar Mehmet Memiş ağlar
Şu Yemen'de biter kamış
Kışlanın önünde çalınır sazlar
Yüreğim yanıyor ciğerim sızlar
Yemen'e gidene ağlıyor kızlar
Ah o Yemen'dir
Gülü çimendir
Yenice bir civan sevdim
Siyah kirpik kaş üstüne
Ben cahilim bir şey bilmem
Her ne dersen baş üstüne
Kirpiğin sineme batmaz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!