Akşam oldu.
Bak ay doğuyor…
Yıldızlar da bir başka bu gece…
Mehtapta sevişmek varken...
Uyumak ne diye...
Bir kadın seveceksin,
Adı güzel olmalı,
Simsiyah saçları,
Dudakları dolgun,
Göğüsleri, dağlar gibi dik olmalı…
Sıradan yaşamalı,
Gecenin suskunlaştığı zamandayım,
İlk fısıltılar duyulur sokaklarda,
Binbir türlü düşünceler içinde,
Derken ezân sesleri,
Allah ü ekber….Allah ü ekber…
Yarı baygın hatıralarımı, gizlerken gecede.
Akrebin yelkovanla sevişmelerine tanık oldum.
Gece suskunluğunu sunarken aya,
Aşk, kinle yasak aşkını yaşıyor,
Son kaldırımlar dinleniyordu.
Bir bebek neden ağlar,
Bir kuş niye uçar,
Kargalar neden bu kadar kötü şarkı söylersiniz,
Baykuşlar neden hep karanlıksınız,
Biraz gülümsemeli hayata
Hadi gülümse….
öylesine gitmek gerekir bazen...
ne kırıldığımız için birsine...
ne de canımız yandığı için..
öylesine gitmek..
öylesine sevdiğimiz gibi...
öylesine işte....
Pencere kenarındaki bir güvercinin ölümünü,
Açlıktan
Yahut bir gülün açılma merakını,
Ya güneşe inat geceye hasret yaşayan yarasaları,
Uğursuz sayılan karganın hayatını,
Kuruyan bir göldeki balığı,
bu gece bambaşka bir gece...
temmuzun 10'u
ağustosa 20 gün var,
saatin farkında bile değilim,
ne gece ama be kardeşim..
ne gece ama....
ey sürüler halinde uçan kuşlar.
etmeyin, gitmeyin..
uzakta asi bir küheylan sevdalısı yarim var...
etmeyin, gitmeyin
emanetisiniz kör düğümlü kaldırımların...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!