19 Mayıs,
Bizim şanlı bayramımız.
Coşkuyla sevinçle,
Bu bayramı kutlarız.
19 Mayıs,
Ağaç deyince cahiller için akla hemen testereyle ağaç kesmek, acımasızlık gelir oysa Hayrettin Karaca gibi insanlara öncelikle sevgi, doğa severlik gelir. O cahiller nasıl ağaç kesmeye kalkışır? Nasıl bir saygı? 2 kuruş alacağım diye bir , canlı mı ölür? Nasıl? Anlamakta zorlanır. Sana can veren kişiyi hiç insan öldürür mü?O size hayat veren bir varlık, iyi bir şey ağaç olmasaydı nasıl meyve yerdin? Yemeksiz kalırdın hani o en sevdiğin meyve nereden geliyor sanıyorsun, tabi ki ağaçtan. Daha ne olabilir? Meyve, oksijen, kağıt ve mobilya. Ne sanıyorsun? Koltukların ayakları, masa ve daha bir sürü şey. Nasıl kıyarsın böyle yararlı bir varlığa?
Anlar mısınız bunun gibi şeyleri anlamamama? Anlar mısınız bu şiir denen şeyi sevmememi? Neden mi? Çünkü şiirde bazen ağlanır bazende mutsuz olunur. Şiir bu yüzden bana hasret verici gelir. Şiir denince size ilk önce yazmak gelebilir ama benim için hasret, olumsuz ve mutsuzluk gelir.
Çocuk çizgi film izleyince sevinir değil mi? Zıplar, hoplar ve vesaire vesaire. Çocuğun sanki temel parçası çizgi filmmiş gibi. Sanki çocuğun enerji deposu dolar çizgi film izleyince. Sanki Asterix teki güç iksirini içmiş gibi olur ama bazı çocuklarda biraz halsiz kalır benim gibi. :)
Deniz, deniz,
Senden başka yoktur bir mavilik,
Ne güzel bir mavilik,
Ne hoş bir mavilik.
Kuzen, kuzen,
"Kuzenin olacak!" dediler.
Adı Deniz olacak dediler,
Soyadı Erdagöz olacak dediler.
Tüm aile bir sevinç içinde,
Biz mi destan yazmadık?
Biz mi o alçak ingiliz'lerle savaşmadık?
Biz mi o savaşta cesurca savaşmadık?
Üstteki üç şeyi de biz başardık, destan yazdık!
Dünya ne güzel değil mi?
Bazen ıssız bazen güzel,
Çok hoş, çok güzel ve çok ilham verici.
Ne mutlu bize, ne mutlu!
Hayatım "Üye Profiline Git" deyince hayatımı görürsünüz! İyi günler!
Merhabalar! Beni takip etmeyi unutmayın!