Uymuyor içimize dışardaki hava;
Gönül durup durup hayıflanıyor.
Yitirdik gençliği,yaşadık hovarda,
Geçen yılların hesabını soruyor;
İnsan bu yaşta çağ yorgunu oluyor.
Neye baksan el; izi yok gönülde,
Kime gitsen,değil aradığın,yabancı!
Çekilmiş herbiri; dost,akraba,çevre...
Yüreğin saksıda çiçekler gibi soluyor,
İnsan bu yaşta çağ yorgunu oluyor!
Çocuklar yoklarsa; ayıp olmasın diye!
Komşular çalarsa zilini; bir acı kahve...
Hayalden geçtim,silindi hatıralar bile;
O gür akan çeşme nasıl da kuruyor!
İnsan bu yaşta çağ yorgunu oluyor!
Ne kadar az şey kaldı,avunmaya elde...
Ne kadar ürpertiyor kalbi geçen zaman!
Hayaletler gibiyiz,bozuldu eski bahçe;
İçimizde bir yer durmadan kanıyor!
İnsan bu yaşta çağ yorgunu oluyor!
Kayıt Tarihi : 16.6.2007 22:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'keşki gençliğim bir gün geri dönüp gelseydi,ihtiyarlık benim başıma ne hazin haller getirdi,ona şekva edip söyleyecektim'
insan gençliğini meşru dairede harcamışsa,o ihtiyar bahtiyar ihtiyardır,bey kardeşim.ama sefahette harcamışsa,ikinci misaldeki gibi çok hayıflar,eyvahlar,esefler içinde bu dünyada ömrünü tüketecek,ahirettede büyük ve acıklı bir azaba düçar olacaktır.
Allah(cc)bizleri bahtiyar ihtiyarlardan etsin inşaallah.
selamlar,saygılar.
TÜM YORUMLAR (2)