Buzdolabı Şiiri - Abdulvahap Ateş

Abdulvahap Ateş
199

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Buzdolabı

Ücra bir dağ köyünde
ve zamanın birinde

bir delikanlı vardı
taşı ekmek yapardı.

Sıkıldı yaşamından
yabani hayatından

doldurdu azığını
kırmak için kınını

uzandı uzaklara
abandı ayaklara

ulaştı Ankara’ya
kendince bir saraya

ağustos sıcağında
köyü kaldı dağında

çalıştı çabaladı
üç beş kuruş topladı.

Elektrik gaz gördü
ağustosta buz gördü

bir buzdolabı aldı
eski günlere daldı

hararetten yandığı
sıcaktan usandığı

dedi ne büyük nimet
öldün artık hararet.

Yaz bitti kış dayandı
soğuk günler uyandı

çalışmadan geçinmek
masrafları ödemek

imkansızlaştı artık
ne de tez kışa çattık

diyerek hayıflandı
köyünü arzuladı

para derdi pul derdi
elektrik su derdi

içinden alıp verdi
artık döneyim dedi

yeniden ilkbaharda
gelirim,buralarda

iş bulur çalışırım
kışın köyde yaşarım.

Köyüne vasıl oldu
etraf meraklı doldu

sohbete sarıldılar
bol bol anlattırdılar

ilgiden böbürlendi
dinlendi de dinlendi

aşağı şeher dedi
yukarı şeher dedi:

İnce bir ipten ışık
parlar demirden kaşık

bir borudan su akar
buzdolabı dolu kar.

-Ağustosta bu nedir
yalan mı gerçek midir

hayır yoktur yalanım
yalansa yansın canım

ben boydan yüksek kapı
telle duvara bağlı

ceryan derler orada
telleri var arkada

tutarsın tutamaktan
bunaldıysan sıcaktan

açarsın kapısını
karın buzun hasını

katarsın ayranına
içersin kana kana.

Fazla söze ne hacet
kutudadır keramet

kapı önü hararet
arkası kış kıyamet

Abdulvahap Ateş
Kayıt Tarihi : 17.1.2006 00:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sevgili Özbek
    Sevgili Özbek

    Geçekten harika vahap hocam, insan keyifleniyor birden ve hatta nedense ben siirilerinizi okudugumda , sebebini bilmeden eski filmleri hatirliyorum..Yüreginize saglik..

    Cevap Yaz
  • Duygu Bedir
    Duygu Bedir

    Çok hoş olmuş...Ellerinize sağlık. Sevgiler

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Abdulvahap Ateş