Buzda Bir Balık Gibi Hissedenler; Tezer ...

A. Esra Yalazan
198

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Omuzlarından aşağıya dökülen uzun sarı saçlarına, Modigliani’nin kadınlarını anımsatan eğik duruşuna, uzun parmaklarının arasına sıkıştırdığı sigarasına, melankolik tebessümüne bakarken onun sesini duymaya çalışıyordum. Tütünle boğulmuş gibiydi sanki. Üstünde ‘Çocukluğun Soğuk Kış Geceleri’ yazan sararmış kitaptan henüz bir satır bile okumamıştım. Merakla yüzünü inceliyordum. Ansızın bir yerden hatırlayacakmışım gibi bakıyordum hiç yaşlanamayacak olan o genç kadına.

Hayatı rüyalardan bilincime sızanlarla kavramaya çalıştığım uyurgezer yıllardı. Hani şu yeni yetmelerin ikindi vakti, deniz yorgunluğundan sonra serin çarşaflarda hayallerini dinlendirdikleri, sonra kalkıp buz gibi karpuz yedikleri, yerken çekirdekleri arsızca havaya tükürdükleri, tükürürken mutfaktan gelen kızartma kokularını içlerine çektikleri, akşamları ıhlamur kokan bahçelerde biraz daha fazla kalabilmek için evdekilere saçma yalanlar uydurdukları yaşların sonuna gelmiştim.

O GÜÇLÜ YAZMA İSTEĞİ...

“İnce bacaklarımla aydınlık yaz günlerinde yokuşu koşuyorum” diye başlayan sert hayat hikâyesini okuduktan sonra çatlak ruhum bir daha huzur bulmadı. Sadece kitap yüzünden değil, büyüyordum. Kalabalık bir plajda, ‘ince bacaklarıma’ yapışan kum tanelerine, zamana, insanlara aldırmadan okuduğum kitap, ‘makul’ hayatın dışına sıçrama eşiğim olmuştu. O ‘yalnız’ kadını, onun sevdiği ‘yalnız yazarları’ ve hakiki yalnızlığı anlayabilmem için daha çok büyümem gerekiyor sanıyordum. Çok uzun sürmedi.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta