Sabahın insafsız sis düdükleriyle
Erkenden uyanmıştık
Islak Arnavut kaldırımlarda
Düştük bin kez, yaşamaya kalkıştık
Yarının nefesi ensemizde
Koştuk, dört bir yana kaçıştık
Faydalı kitapları pek okuyamadık
Belki fazlasıyla meşguldük yaşamakla
Annelerden gelen kavurmalı börekli mukavva kutuları
Parada çıkar içinden belki diye, ne umutlarla açtık
Kahvaltımıza katık oldu, dargınlık ve tembellik,
Gençtik yav, çok gençtik,
Nedense hemen her saat açtık
Kim ne derse desin, diyemedik
İyi, kötü, herkesleri dinledik
Kedilere danıştık, en önce
Sonra ayrı düştük, düşürüldük
Çok da gerekmemişti fikrimce
Ben kırılmadım, sen dağılmadın
Yarın ensemizde kene olmuş, aldırmadın
Bir yarım gülüş, bir aksak kaçış
Meğer ne zor bir araya gelirmiş gururla barış
Kayıt Tarihi : 29.5.2007 23:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Asiye Muşi](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/05/29/buyurken.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!