Sen hiç yıldızları, mehtabı izledin mi?
Nasıl da siluete dönüyor, yer yüzü…
Akşamları güneşin batışını, izledin mi?
Kuşlarla, çiçeklerle cıvıl cıvıl, gök-yer yüzü.
Endamın boyun, hayat dolu o gözlerin
Neler yaptın, ne oldu bize; dinlemedin.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Bu şiir'in ilk dörtlüğünde, tabiata doğaya olan hayranlığımı aşkımı ifade ettim. ikinci dörtlükte üç yıldır çok sevdiğim aşık meftun olduğum çidem isimli, sara hastası bir kızın durumunu, aramızdaki konuşmaları, iki mısra ile okuyucuya yansıtmaya çalıştım, diğer iki mısrada ona olan tutkumu aşkımı ve bu aşkın son durumu, 'Turnam kafesten uçtu, êl dolaşır şimdi ah' bütün imkanları denedim fakat bu kızla evlenemedim, ayrıldık, şimdi de bu aşkı unutmanın gayreti içindeyim başarabilirmiyim bilmiyorum. onun için kalbim kafesten uçtu, bir başka sevgili arıyor dedim. üçüncü dörtlükte ise arkadaşlarıma yaşadığım bu aşkı, defalarca bu kız için ağladığımı, kumşuların akrabaların ve kasabalıların bu aşka karşı çıkmaları, istememeleri yüzünden sitemim vardı. onun için küçük ve dar düşünceleri ile arif olduklarını sanıyorlardı, mutmain tatminkar tavırları vardı, bu durum bana da büyük bir efkâr oluyordu, yani benim için dert aşk tutku durumuydu. okuduğunuz için teşekkür ederim.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta