Büyük Yakut
Aştık turbalı arazinin tepesini
Hava akımları ve yeşil şavk arasından,
Taş tarlaları gömülmüş onda,
Çimen vadileri değişmez ışıkta
Ne şafakta
Ne de gece çökerken, ellerimiz, yüzlerimiz
Işıklıdır porselen misali, dünyanın
Talebi ve ağırlığı çıktı onlardan.
Birkaç böylesi dönüşüm taşıdı
Sekiz hacıyı onun kaynağına doğru –
O büyük cevhere doğru: sıklıkla gösterilmiş,
Asla verilmemiş; gizli, gene de
Eş zamanlı olarak görülmüş
Turbalı arazinin tepesinde, denizin dibinde,
Öğle ortasının, ayın,
Yıldızların haricinde
Sadece ışıkla bilinebilir –
Bir zamanlar bilinen yol büsbütün başka şey
Olur, ve bizzat kendimiz
Yabancılaşırız, değişiriz, şüphe duyulur bizden
Meleklerin dedikodusu yapılırken, apaçık
Su üstünde yüzerken, arasında yüzen masaların
Ve sandalyelerin. Yer çekimi
Kayboldu kaldırılışında ve sürüklenişinde
Dünyadan daha basit bir elementte,
Ve hiçbir şey yoktur
Daha iyi yapamayacağımız.
Fakat yakınlaşmanın anlamı uzaklaşmaktır:
Evrensel sılaya varışta
Geri çekilir ışık. Sandalyeler, masalar düşer
Yere: taş misali ağırdır beden.
(1957)
Sylvia Plath (1932-1963)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
https://ecnebiedebiyat.wordpress.com/
İsmail AksoyKayıt Tarihi : 4.3.2019 22:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
The Great Carbuncle by Sylvia Plath We came over the moor-top Through air streaming and green-lit, Stone farms foundering in it, Valleys of grass altering In a light neither of dawn Nor nightfall, our hands, faces Lucent as porcelain, the earth's Claim and weight gone out of them. Some such transfiguring moved The eight pilgrims towards its source — Toward that great jewel: shown often, Never given; hidden, yet Simultaneously seen On moor-top, at sea-bottom, Knowable only by light Other than noon, than moon, stars— The once-known way becoming Wholly other, and ourselves Estranged, changed, suspended where Angels are rumored, clearly Floating, among the floating Tables and chairs. Gravity's Lost in the lift and drift of An easier element Than earth, and there is nothing So fine we cannot do it. But nearing means distancing: At the common homecoming Light withdraws. Chairs, tables drop Down: the body weighs like stone. (1957)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!