Hemen yakınında,hacıkağların tarihi ceviz ağaçları vardır.Büyük çeşme,Köy bahçesindeki tarihi söğütler kalmamış denecek kadardır.Hemen söğütlüğün dibinde,şimdiki havuzun yanıbaşında Köy halkının namaz kıldığı,oturup sohbet etiği namazgah yerleri halen durup bu yerlerde eski günlerin özlemi çekmektedir.
Yayha çavuşun dursunun bahçesinde büyük bir akasya ve tepesinde leylek yuvası.Havuzun başında ulu bir söğüt ve yine görüntüye güzelik katan leylek yuvas.Mevlit Bulan amcanın bahçesinde bulunan tarihi akasya ve zirvesinde yine leylek yuvası.Onların havada süzülüşü,kanatlarını gererek yere inişleri.Gözlerimizin önünden,hafızalarımızdan silinmez,seslerinin musikisi kulaklarımızdan gitmez.Aynı zamanda bütün bu güzeliklerin senbollü dört oluklu Büyük pınar,Büyük çeşme.
Daha önceki yıllarda köy halkının buğday yıkadıkları yer.Burda kürünü,birde yuvarlak taş.Vatandaş yıkadığı buğdayın temiz olan kısmını bu taşa kor,suyu süzülür,çöplü olan kısmınıda boş bir kürüne koyar.Daha sonra temizlenmiş ve suyu süzülen buğday serilip kurutulur,elenir ve değirmene götürülerek un yapılırdı.Şimdi ise moderen fabrikasyon un değirmenleri kuruldugu için bu buğday yıkama işi kalmadı.
Çeşmemiz bizden önce köye gelip yerleşmiş olan Ermeni vatandaşlar,kardeşlerimiz tarafından yapıldığı söylenmektedir.O zamandan kalma tarihi bir eserdir.Dört oluğun önünde taş kürün bulunmakta idi,soradan yıpranmış oldugundan betonla tamir yapıldı.olluklar el döğmesi idi,el döğmesi zenciri ve döğme demir tası bulunmakta idi.Zencirin monta edildigi gülep tipi demirler mevcuttur.Hemen önünüde olukların bir metre kadar üzernde iki çıkıntı yapılmıştır,insanlar yıkadıkları,kulandıkları şeyi bırakmaları içi.Kemer yapımınn güzeliğini bilenler için tarif etmeme gerek yoktur,bilmeyenlerse pınarın resmimlerinden anlayacaklardır.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta