Damda besleyip tosunu, ipe seriyorlar unu,
Bir gün senin de kokunu, duyarız be büyük ağa…
O akıllı millet kaçık, köşkte oturur sıcacık,
Bizden ancak olur cacık, hıyarız be büyük ağa…
Okuyup da olma âlim, sende çevir türlü film,
Sana halı bize kilim, uyarız be büyük ağa…
Kanser olduk onca sene, umut var mı söylesene,
Son paramızı kefene, sayarız be büyük ağa…
Ağaç idik olduk çalı, kestiniz bastığım dalı,
Kafamıza da çuvalı, giyeriz be büyük ağa…
Tutulmaz ağanın eli, düşmez yere saçın teli,
Sen kedisin biz de sana ciğeriz be büyük ağa…
Saygıda etmeyiz kusur, anamıza etse küfür,
Karşı gelen hâşâ kâfir, sayarız be büyük ağa…
Satılsın varsın memleket, yeter bize gömlek ceket,
Vur ona da bir etiket, giyeriz be büyük ağa…
Yazdık çizdik sağa sola, komşu olduk karakola,
Başımızı sanma kula eğeriz be büyük ağa…
Baş yukarı akmaz sular, assan çekmez kopar yular,
Sat bizi al birkaç dolar, değeriz be büyük ağa…
Muradım korkmaz ecelden, zaten ölmüşüz ezelden,
Kafes olmaz paslı telden, eğeriz be büyük ağa…
Felek çıkar karşınıza, bakmaz gözde yaşınıza,
Taş olup da başınıza, yağarız be büyük ağa…
Murat Nail Güney İstanbul
19 Şubat 2011 saat: 03.15
Kayıt Tarihi : 19.2.2011 03:22:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!