BÜYÜK ADAM
Bir büyük adam vardı, o da göçüverdi ahrete,
Dağ gibi heybetli, çınar gibi dirayetli ne de üstün meziyetliydi..
Dört köşe kasketi inmedi hiçbir namerde,
Onuruyla yaşadı, kimseyi incitmeyen ne de güzel kalpliydi..
Her zorluğu görmüş bu yiğit büyük adam,
Sırtlanır baltasını, yakardı samsun cigarasını..
Bir göğe bir de dağa bakıp off çekerdi o an,
Derdi Allah Kerim, bulurum derdimin devasını..
Küçük yaşta ötelere gitmiş hem babası hem de anası,
O yüzden mi bilinmez dağlar yoldaşı, kuşlar sırdaşı..
Bulursa dağda kuru bir armut ağacı artardı keyfi safası,
Hiç unutulur mu sobanın başında yaktığı türküsü, püfür püfür cigarası..
Hayati! Bir gün bir büyük adam varmış diye başlamıştın hikayeye,
Çocukların uykuya dalarken dediler ki bu büyük adam tıpkı benzer Ahmet dedeye..
Gözlerin doldu, boğazın düğümleniverdi derin derin baktın öteye,
Sonra devam ettin hikayeye:
“-Bir varmış bir yokmuş, eski zamanlarda bir köyde Ahmet dede ve üç torunu yaşarmış, bir gün kahraman uzun kulak boz eşşekle yine oduna gitmişlerdi...”
Hayatî Tokadî
Hayati TokadiKayıt Tarihi : 26.2.2021 12:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir şairin vefat eden dedesine ithafen yazılmıştır. Bütünüyle yaşanmışlık içerir..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!