Keşke güneş sıcaklığında günaydınların doğsaydı üstüme!
Keşke mühür gözlerin değseydi tenime!
Keşke beni pohpohlayan cümlelerle başlasaydın güne!
O zaman gam neyime,
Keder neyime? ...
Keyifli muhabbetlerimiz hiç bitmeseydi,
Sınırsız olsaydı tahammülümüz.
Ardına kadar açık kalsaydı,
Şans kapıları kapanmasaydı yüzümüze…
Güzel şeylerin ayrılığı burukluk tadı verirmiş.
Mesela ilk kez okula gidiş gibi!
Mesela askere katılış gibi,
Mesela demlikten bardağa dökülüş gibi,
Mesela mahzenden kadehe sunuş gibi.
Meselaaa…
Keşke acıtmış olmasaydı ayrılığımız! ?
Keşke ayrılmasaydık ta,
Böylesi burukluğu tanımasaydık.
Şimdi sen yalnız,
Ben yalnız.
Yalnızlığa teslim yalnızlığımız…
30.05.2009 / ANTALYA
Yılmaz TürkyılmazKayıt Tarihi : 14.9.2009 22:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!