Türk genci, inkilapların ve rejimin sahibi ve bekçisidir. Bunların lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır; rejimi ve inkîlapları benimsemiştir. Bunları zayıf düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, 'bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır' demeyecektir. Hemen müdahale edecektir. Elle, taşla, sopa ve silâhla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır.
Polis gelecektir; asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır.
Genç, 'polis henüz inkilap ve cumhuriyetin polisi değildir' diye düşünecek, fakat asla yalvarmayacaktır.
Mahkeme onu mahkum edecektir.
Yine düşünecek: 'Demek, adliyeyi de islah etmek, rejime göre düzenlemek lâzım! '
Onu hapse atacaklar. Kanun yolundan itirazlarını yapmakla beraber; bana; İsmet Paşa''ya, Meclis''e telgraflar yağdırıp haksız ve suçsuz olduğu için tahliyesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek.
Diyecek ki; 'Ben inanç ve kanaatimin icabını yaptım. Müdahale ve hareketimde haklıyım. Eğer buraya haksız gelmişsem, bu haksızlığı meydana getiren sebep ve amilleri düzeltmek de benim vazifemdir! '
İşte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!
Mustafa Kemal ATATÜRK
.
Kayıt Tarihi : 24.1.2008 20:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hilekar kaplanın aslan yatağına, Çakalların BOZKURT otağına pislemeye başladığı şu son günlerin önemine binaen.

Yine düşünecek: 'Demek, adliyeyi de islah etmek, rejime göre düzenlemek lâzım! '
Onu hapse atacaklar. Kanun yolundan itirazlarını yapmakla beraber; bana; İsmet Paşa''ya, Meclis''e telgraflar yağdırıp haksız ve suçsuz olduğu için tahliyesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek.
Diyecek ki; 'Ben inanç ve kanaatimin icabını yaptım. Müdahale ve hareketimde haklıyım. Eğer buraya haksız gelmişsem, bu haksızlığı meydana getiren sebep ve amilleri düzeltmek de benim vazifemdir! '
İşte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!
Mustafa Kemal ATATÜRK
.****
EYVALLAH HOCAM ...
ŞİİR BAHÇENE GELİŞ AMACIM GRUBUMUZUN ARŞİVİNDE
ŞEREFSİZLER MANGASI ŞİİRİNİİ BULDUM .. ASLINDA ONDAN ÖNCE DE CAHİT KULEBİNİN MUSTAFA KEMALİN MANGASINI OKUMUŞ OLMAM VE .. GÖZLERİMİN DOLUŞU .. YENİDNEN YENDEN BU VATAN KOLAY KAZANILMADI .. DİYİŞİM .. HALA AKLIMIN DİZELERDE KALIŞI TEE O GÜNLERE O GÜNLERDE YAŞANILANLARA GİDİŞİM DERKEN ARŞİV SAYFALARINDA ..
MANGA AYNI DA GÜNÜMÜZDE ŞEREFSİZLER MANGASI ..
NEYSE .
TAM DA GÜNCELLEŞECEK ZAMANDI ..
AMA LİSTENDE GÖREMEDİM ...RTÜKLEN Dİ Mİ BLMİYORUM BURDA RÜTÜK OLMAZ DA HANİ ...
NE KADAR HAKLIYMIŞSIN ..HEMDE TARİHİ GEÇTİ BAYA .. SENDE O ZAMANDAN GÖRMÜŞSÜN GİDİŞİN GİDİŞ OLMADIĞINI .. HANİ O ZAMA ABARTMA DİYENLER SANIRIM ŞİMDİ OKUNSALAR ÜSTÜNE BİR DE ONLAR YAZARDI DİYE DÜŞÜNÜYORUM .. YANİ O AZMIŞ BİLE .. ÜSTÜNE NELER GELDİ GEÇTİ .. DE ..
NEYSE GELMİŞKEN
BİZ BURSA NUTKU DA DAHİL TÜM ATATÜRK'ÜM NUTUKLARINI SÖYLEVLERİNİ HİTABINI DEMEÇLERİNİ SÖZLERİNİ .. YENİNDEN YENİDEN OKUMALIYIZ .. Kİ İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DURUMU İYİCE İDRAK EDELİM ..
... ÜSTÜMÜZE GELEN KARANLIĞIN ÇIKIŞ NOKTASI ...O YOK ETMEYE ÇALIŞTIKLARI BİTİRMEYE ÇALIŞTIKLARI ..SÖZLERİN İÇİNDEDİR ..
SELAM SEVGİ DUYARLI YÜREĞİNE ..
( 5 Şubat 1933 günü Bursa'da yapmıştır.)
Böyle nutuk yoktur diyenler ya tarihini bilmeyenlerdir yada bir numaralı Atatürk ve vatan düşmanıdır
Haberlerde her kanalda MÜSLÜMAN-TÜRK kadınının mukaddes örtüsüne edepsizce yapılan gayretleri görünce şunu dedi:
'Kızım bunların amacı örtü filan değil, bunların amacı dinimizi ortadan kaldırmaktır. Milleti dinsiz yapmaktır.... '
Şaşırdım... Hayret ülkemin onca aydınının günlerdir içinden çıkamadığı olayı bir çırpıda çözüvermişti. ve onların öyleyemediğini bir çırpıda söyleyivermişti.
Kendisine sordum: Peki nereden bu yargıya vardın. seni buna inandıran şey nedir diye.
cevap verdi:
Biz Bulgaristan'da iken o zamanki sosyalist rejim bize de aynısını yapmıştı.. Komünist Bulgarlar dinimizden dönmemiz ve Bulgarlaşmamız için aynı eziyetleri yaşattı. Hakir görüldük, itilip kakıldık. Türkçe olan İsimlerimiz değiştirildi. Kılık kıyafetimizi değiştirmek istediler onlara benzeyelim diye.
Bizi resmi dairelerin kapısından kovuyor, hastanelere almıyor, TÜRK VE MÜSLÜMANIZ diye hastalarımıza bakmıyorlardı. Hepimiz mimlenmiştik.
Çocuklarımızı okullara almadılar, okutamadık.
Biz neyse bari onların geleceği kurtulsun diye kalkıp Türkiyeye geldik... '''
Donakalmıştım aklımdaki o dehşet soruyla:
Peki ya biz? Biz şimdi nereye gideceğiz?
ÖYLEYSE:
HAYDİ TOPARLANIN; KALIYORUZ...!
'NOT: (Büyük annemiz 1950'lerde Bulgaristan'dan gelen göçmenlerdendir)
Çakalların BOZKURT otağına pislemeye başladığı şu son günlerin önemine binaen.
ne güzel anlatmışsın işin özünü
var olasın abicim
TÜM YORUMLAR (10)