Bu şiirle alâkalı olarak:
Bir final sınavı öncesi “Ahmet Hamdi Tanpınar ve şiir görüşü” üzerine makaleler okurken, yazılıverdi bu mısralar. Benim kalemimden dökülmüş olmalarına rağmen mesuliyetleri benim değildir. Çünkü, ben sadece bir öğrenciydim, öğrenmem gerekiyordu ve ertesi gün bu makalelerden sorumlu olduğum bir sınavım vardı. Üstüne üstlük Tanpınar’ın okuyana anında tesir eden bir üslûbu vardı ve ben bu büyüye kapılmıştım bir kere. Geriye dönüşü yoktu bu yolun, bir kere girmiştim, öyleyse sonuna kadar gitmeliydim.
Çiğnendim, çiğnendim asırlar boyu
ne şikâyetim oldu, ne sitemim.
Sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Devamını Oku
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
ustaca
bilgi dolu
gerçek
başarılı
derin ve nezih ifadeler
tebrik ediyorum.
Eline saglik kardesim..Cok güzel..di.
Bursa'da bir cami avlusu,
Şadırvanda şakırdayan su.
Mısraların sentaksı ne kadar güzel.
Gergefinde yoğurdu beni zaman,
oysa ben mekânsız neylerim?
Acım, sancım, âhım;
İstanbul’suz neylerim?
Bunlar güzel ifadeler.Selamla.
Çiğnendim, çiğnendim asırlar boyu
ne şikâyetim oldu, ne sitemim.
İçimde tüttü hep buram buram
hasretin onulmaz yarası.
İştiyâkım oldu, gün geldi alnımda yazı.
Toprağımla örttüm üstünü
şereflendim.
Aldı başına tac etti
nakış nakış işlendim.
Gergefinde yoğurdu beni zaman,
oysa ben mekânsız neylerim?
Acım, sancım, âhım;
İstanbul’suz neylerim?
Tebrik ediyorum. Gerçekten güzel bir şiir. Emeğinize, gönlünüze sağlık..
Güzel bir şiir okudum. Yüreğinize sağlık. Yarışmada başarılar. Sevgiyle kalın
bursada zamanın insanda uyandırdığı hissiyatla kaleme alına ve güzelliğini tadını aldığımız etkili bir şiir olmuş...kutlarım
Bu kelimeler silsilesi bir kalburdan ancak bu kadar özenle elenebilirdi, eleğe ve kalbura teşekkürler, ama en büyüğü teşekkürün kalbura ivme verene...
yüreğinizdeki duyguları akıtmışsınız satırlara kutluyorum.selam ve muhabbetlerimle
Bursa'da Zaman İstanbul'da Mekan
Bu şiirle alâkalı olarak:
Bir final sınavı öncesi “Ahmet Hamdi Tanpınar ve şiir görüşü” üzerine makaleler okurken, yazılıverdi bu mısralar. Benim kalemimden dökülmüş olmalarına rağmen mesuliyetleri benim değildir. Çünkü, ben sadece bir öğrenciydim, öğrenmem gerekiyordu ve ertesi gün bu makalelerden sorumlu olduğum bir sınavım vardı. Üstüne üstlük Tanpınar’ın okuyana anında tesir eden bir üslûbu vardı ve ben bu büyüye kapılmıştım bir kere. Geriye dönüşü yoktu bu yolun, bir kere girmiştim, öyleyse sonuna kadar gitmeliydim.
Çiğnendim, çiğnendim asırlar boyu
ne şikâyetim oldu, ne sitemim.
İçimde tüttü hep buram buram
hasretin onulmaz yarası.
İştiyâkım oldu, gün geldi alnımda yazı.
Toprağımla örttüm üstünü
şereflendim.
Aldı başına tac etti
nakış nakış işlendim.
Gergefinde yoğurdu beni zaman,
oysa ben mekânsız neylerim?
Acım, sancım, âhım;
İstanbul’suz neylerim?
Osman’a türbe,
türbeye örtü,
örtüye nakış,
nakışa emek,
emeğe nûr,
nûra huzûr oldum
ağladım.
Ağladım da her ağlayışımda
yeniden dirildim.
Cami avlularında
cumayı bekleyen yârenlerle söyleşip,
çınarlar üzerine konan bülbüllerle halleştim,
çeşmelerinde akan şırıl şırıl sularında
kendimi bildim
yeşilinde şenlendim,
mavisinde coştum.
Gün geldi yine ağladım
Alın yazıma ben hep ağlarım.
Sular serin serviler altından akar,
bende zaman
İstanbul’da mekân
durmadan, durmadan ağlar.
Göz yaşları ırmak olur çağlar
nehir olur akar, karışır denizlere
şelâleler boyu çağıldar.
Bir çıngırak sesi duyulur sonra
masum bir yavrucak olur kundakta
yeniden doğar.
Doğar, ölür, doğar, ölür.
Bende zaman
İstanbul’da mekân
dem be dem
an be an.
Sonsuz bir kuyuda uyuyan
iki yâren.
Haydi uyan
Artık uyan!
Bahtımın kara yıldızı
gel benimle yan…
2004 Sonbahar
Neslihan Öksüz
Yedi Tepe,Yedi Düvel,Efsane İstanbul.Anlatmakla
bitmez.Saygılar....
güzel..tebrikler.
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta