Bu gün de sonbahardan süzülüp doğdu akşam
Dağların yere indi koyu serin gölgesi.
Uludağ etekleri al ipekten bu akşam
Düştü yeşil ovaya kubbelerin gölgesi.
Ufuklarda bu akşam ne sis var, ne bulut var
Selvilerin içinde bir alev Emir Sultan.
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Beğeniyle okudum. İnsanın iç huzuru varsa;
*Şu karşıki kulübe bir saray görünüyor._______
Katılıyorum Şaire... Rahmet dilyorum.
Teşekkür ediyorum...
topraktan var olan canlı
bir candan can doğunca dünyaya
coğrafyasına ne kadar yabancı büyülenmenin içinde
bir uzaylı gibi hayran ve işgal içinde
bu şiirde işgal yok ama
Bursayı tanımlama bir işgal, eşgal
akıp gitmiş akşam Bursanın üstüne tül tül
Bu şiirleri görünce yazdıklarından utanıyor insan nur içinde yatsın şair...
Su gibi akan bir şiir Bursa'yı hatırlatıcı sözcükler "al ipek,Uludağ,değ serinliği,yeşil ova, kubbelerin gölgesi.." sadece birinci kıtadaki sözcüklerin seçilmesi bile şiirin ismine bakmayan birine Bursa'yı anlatan bir şiir okuduğunu hissettiriyor.Mısraların anlamlarındaki zenginlik ve çağrışım ise Sizi bütün güzellikleriyle Bursa'da haz dolu bir geziye katıyor Her mısra bir başka hazza taşıyor derken.
"Güneşin son nurundan bir damlacık içmiş de
Şu karşıki kulübe bir saray görünüyor" muhteşem kişileştirmesini okuyorsunuz. İçkinin çeşidine kadar fikir veren iç içe geçmiş benzetmeler,istiareler sizi mest ediyor.
Şiirde şu sözcük gereksiz, anlam ve okuyuşu aksatıyor, diyeceğiniz tek sözcük yok.Anlamakta zorlanacağınız sıkıntı duyacağınız tek kavram şiirde yer almamış...
Şiirin her mısrasını tam ortasından ikiye bölüyor, ilk bölümü yumuşak bir tonla ikinci bölümü biraz daha yükselip dalgalanan bir sesle okuyorsun, şiir akıyor. Ölçüde aksaklık yok.Duraklar muntazam.Şiirde yaygın olarak tam uyak kullanılsa da iç ahenklerle ve rediflerle ahenk zengin kafiyenin de üstüne çıkarmış. Ne denir bu esere muhteşem, kusursuz bir şiir...
Şairimizi rahmetle yad ediyoruz.
Şiir. milli vezin için oldukça farklı denemelerin yapıldığı bir döneme ait
Çapraz kafiyeler mükerrer bazı mısralar gibi
Şehirlere , beldelere dair şiirler yazmak çok eski bir gelenektir Osmanlının son 300 yolunda bu iş bir formata kavuşmuş şehrengiz dediğimiz mesneviye benzeyen şehri tanıtan ve güzellerini onların fettanlığını baştan çıkarıcılığı ve şehri fitneye verişlerini anlatan bir standart şekil almıştır şehrengizlerin anlamı da bundan dolayı şehir karıştıran karşılığı olarak konmuştur.
Bu form son yüzyılda terk edilse de etkileri halk edebiyatına sıçramış ve bu gelenek bir çok halk edebiyatı şiirlerinde de görülmüştür Merhum Abdurrahim Karakoçun şu şiiri şehrengizlerin içinde geçen güzellerin özelliklerine atıf yapan şahane ve sıkı bir örnektir
Açık Dilekçe
Görmediğim bir bambaşka durum var
Sizin şehrin kızlarında savcı bey!
Yaklaşanı tâ yürekten vururlar
Kan kokuyor gözlerinde savcı bey!
Gayeleri gönül kırmak dal gibi
Bakışları çifte faul bal gibi
Ülkeler fethetmiş bir kral gibi
Gurur dolu pozlarında savcı bey!
Kaş yaparken, göz çıkarır elleri
Çok silâhtan tesirlidir dilleri
Hayret ettim, bir tuhaf ki hâlleri,
Poyraz eser yüzlerinde savcı bey!
Derviş olup çıktım tığsız, tebersiz
İlk görüşte avladılar habersiz
Pişirdiler beni tuzsuz, bibersiz
Kebap oldum közlerinde savcı bey!
Bölüştüler gönlüm ile aklımı
Davacıyım, ara benim hakkımı...
Bir yol göster, haksız mıyım, haklı mı?
Yorulmayım izlerinde savcı bey.
Biz tekrar günün şiirine dönersek cumhuriyet devri şehir temalı şiirler şehrin havasına atmosferine ruh haline odaklıdır genelde . Ama bu işi şehrin önemli yerlerini de anarak yaparlar
Ben şairimizin Bursa şiiri ile Bursa’da bir zamanların ruh halini Dr başarıyla resmettiğini düşünüyorum
Şiiri okurken kendimi buldum içinde,muhteşem bir anlatım,yürekten kutluyorum,mekanı cenent olsun.
Şehrengizler en çok beğendiğim şiirlerin başında geliyor. Bursa için güzel şiir.
İnanılmaz akıcılığı ile şiir yazacak olanlara rehber olacak şiir.
Orada ince yollar gölgeleniyor işte
Karşıdan renk içinde solgun ay görünüyor.
Güneşin son nurundan bir damlacık içmiş de
Şu karşıki kulübe bir saray görünüyor.
Çapraz kafiyenin şiire kattığı bozulmaz büyü işte bu! Mısraların birbirine anlamlı perçinlenişine ne de güzl bir örnek teşkil ediyor.
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta