Bursa Şiiri - İbrahim Kaya Bursa

İbrahim Kaya Bursa
32

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Bursa

Sende şöyle salına salına
Yıldızlarının altında yürümeyi özlemişim
Çıkıp dağına taşına, koyunlarına kaval çalmayı
Kestane ve ıhlamur çiçeklerini koklamayı
Sevdayla bakmayı özlemişim
Senin hasretini bile sevmişim ah Bursa

Tarih buram buram asırlık çınarlarında
Ağaçların yaprak döker sonbaharda
Sanki hepsi gönlüme düşer
Siyah beyaz olur eski düşler

Yağmurda oynamak istiyorum sokaklarında
Ayaklarım çıplak, sanki umarsız bir yumurcak
Sarsın her yanımı çamurun suyun, aldırmam
Aldırmam sen yağmana bak
Sen ki bana kutsal toprak
Ah Bursa, sana veda nasıl yakışacak?

Ecel bakmaz gözümde ki yaşa
Beni senden ayıracak
Kader vermişti beni kucaklarına
Daha dört yaşında…
Henüz hayalleri pembe bir yavrucak

Benim gibi ne âşıklar
Gömdün… Ne sultanlar
Sen ki, tarihe koca mezar

Mavi bir perdede izlesem şanlı tarihi
Osman’ı Orhan’ı Mehmed’i…
Otursam Orhan camiinin avlusunda
Seyre dalsam ulu camiyi
Titretse iliklerimi Ezan-ı Muhammed-i
Sen olmasan kim açar bana secdegâhını
Sen anlamasan kim anlar içimde bu sevdayı

Senin nillerinde kim seyredecek balıklarını
Mavilerinde kim özgürlüğe kulaç atacak
Dağların telli duvaklı gelin
Şafaklarda kim seyre dalacak
Yağmurlu akşamlarında kim gözyaşlarını ıslatacak
Ah Bursa seni yaşayıp da, kim sana âşık olmayacak

Kuşlarını istiyorum ben
Yazın dağlarında kartopu oynamak
Deli sevdalarda yoğrulmuş aşklarını ver bana
Kırlarında uçurtmam olsun, gökyüzüne doğru
Göllerinde, benimde bir yansımam kalsın
Ah Bursa, ayrılık sana nasıl yakışsın

Aşklarım kalsın sende
Gelincik tarlalarına dikersin
Vaktiyle bende yaslamıştım başımı
Gelincik çiçeklerine
Sevdamı da basar bağrına senin çiçeklerin
Ah Bursa, sensiz yar nasıl sevilsin

Sen en büyük çınarlara toprak olmuşsun
En büyük imparatorluklara vatan
Nasıl koyverdin beni sensizliklere
Bir bana mı yoktu senin sevdan
Ayrılık şiirlerinde mi olacaktı benimle buluşman
Ah Bursa, bana veda, nasıl yakışacak sana

Sırtımı verip saat kulesine
Gözlerim olsa üzerinde
Seyretsem, seyretsem seni gecede
Üşüsem karlar düşse iliklerime
Zaman erise bir kar tanesinde
Konuşsan benimle yorgun gecede
Ah Bursa…

Beklesem, beklesem, gece yarısı olsa
Sokaklarda kimseler kalmasa
Sen ve ben kalsak

Zaman büyütüyor ayrılığı alın yazımda
Oynarken bir çocuk sinagogun dar sokağında
Daha çok vardı ayrılığa
Acı bir çığlık, eski kilise çanında
Soğuk bir his, çekiyor ihtiyar camideki musallaya
Bana verilen nefes, bitiyor zamanda
Ah Bursa, vedalar yakışır mı sana

Yar düşse aklıma
Kaybolsam suskun sokaklarında
Divane bir derviş edasıyla
Yağmuru çiğnesem kaldırımlarda
Kim basacak beni bağrına
Senden başka, ah Bursa

Bir karış toprak ver bana
Uzanayım, boylu boyuna
Sen bağrımda, ben bağrında
Beni de al, bu zaman yolculuğunda

Nefesim tükenmiş, soğuk bir taş musalla
Ölümüne sarılmak sana, en güzel rüya
Naaşım çürüyemeyecekse toprağında
Yazık bu sevdaya, ey Bursa…

İbrahim Kaya Bursa
Kayıt Tarihi : 7.3.2010 13:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İbrahim Kaya Bursa