Dost gömleği dikmiştim oysa
makas alıp sen biçtin
meşk şerbeti sunmuştum oysa
çorba diye sen içtin....……......
Şiir yazıp vermiştim oysa
bakmadan üstünden geçtin.....!
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
neylersin, herkes dost da olamaz, şair de ...
zaman en iyi göstergedir..
saygılarımla.
Şairlik de Çıkmaz Sokak
Dolandım dünyaya aşkla şevkle
Teselli aradım duyduğum seste
Duygularımı paylaştım herkesle
Görüp duyduklarım, birer beste
Dünden bugüne bakıp gördüm ki
Ekser, şair de benim gibi çilekeş
Zira ölmeden değer verilmiyor ki
Bence, şairlik mesleği de çilekeş
Gemisini yürütenlere kaptan derler
Ama lafla peynir gemisi yürümüyor
Hem lafla, boş tencere kaynamıyor
Af edersiniz ama aç ayı oynamıyor
Dün, davet üzerine gittim bir editöre
Sormayın dostlarım ne umup ne göre
Ah dostlarım ah, bu ne biçim bir töre
Meğer ki şairlikte değilmiş bana göre
O editör ne şiirime, ne yüzüme baktı
Sadece ve sadece delik cebime baktı
Dedi ki biliyorsun, şairlik para etmiyor
Kitabını basmaya da paramız yetmiyor
Dedi eğer varsa paran basarız kitabına
Dedim param olsa bastırırdım kitabıma
Dedi ki o vakit kendine başa editör ara
Yine kanamaya başladı içimdeki o yara
Baktım gördüm ki şairlikte çıkmaz sokak
Dedim kendi kendime başka bir iş bakak
Düşünürken kara kara bu yaşta ne yapak
Açıldı, dünyamı değiştirecek kaç kapı bak
Bilmem ki bu verilen güzel lütuflar neden
O’dur elbette tüm dualarımızı kabul eden
O’dur bir kapıyı kapatıp, başkalarını açan
Bu kuldur, sevinçten ne yapacağını şaşan
B. Tunca/24.08.2003/08.24
NOT.Benim de yarama parmak basmışsın. Bak benim de başımdan benzer çok olaylar geçti. Bunlardan birini şiir diliyle anlatmaya çalıştım. Şiirinize yorum olarak ekledim. Uygun düştüğünü dünüşünüyorum. Kabulunuz dileyiyle, tebrik eder, başarılarınızın devamını dilerim.
Kesinlikle üzerime alınmıyorum:-))) Zaten bu kadar mesajı içinde bir şiir mutlaka adresini bulmuştur diye düşünüyorum. Şiiri ise çok beğendim. İçindeki sitemi ile birlikte:-))) Saygılarımla....
Dilinize sağlık, zuhal yıldızına katılıyorum. Benim içinde bir sitem olsun bu!
En içten saygılarımla
İbrahim Tolga Özsoy
Kimmiş şu sitem edilen diye başlık ilgimi çekti bakayım dedim..Belki yine Muammer beyin kalbinden gülsuyu bamlamıştır şiir bahçelerine diye!!
Ne göreyim!
Okuyan herkesin üstüne alınacağı bir şiir!!!!...
Dizeler muhteşem ama ardında bir iğne var ki, dost dosta hal hatır sormadan sitem etmez bilirim...
Ben alınmak istemedim, diğerleri de hiç alınmaz umarım.Çünkü hayat o kadar sıkıcı,ürkütücü,bezdirici, cebelleş dolu olabiliyor ki, bazen sabah uyanmasam diye umutla yatanlar bile olabiliyor!
Olur ya, bu dönemi yaşayanlar vardır ve vakitleri ŞİİRLERİNİZİ OKUSALAR BİLE yanıt yazamayacak kadar dar ve yaşam koşturması doludur..?!!
Siz de hassassınız..:)
Yani şairiz ama bu kadar da incinmişlikleri giyinmesek ?
Sevgilerle kalın.Hep böyle hoş şiirler yazın ama kırgınlığı sırtınıza kambur almadan..
Bu şiirinizi okuyunca dost, ellerime baktım; kullanmamışım. Önüme baktım, aşk şerbetini midemi doldurmak için içtiğim zaman pek olmamış. Ayaklarıma baktım, bence onlar da günahsız. Kendi kendime dedim ki, o zaman bu ben değilim çok şükür. Farkında olmadan sürçü lisan ettiysek af ola. Şiiriniz güzel olmasına güzel ama, bir taraflarımızı kesmeyeceğini bilsem, o aşkı ruhumda yeşertmek istiyorum. Selamlar.
Emin Baydil
Şimdi bütün yorumlarımı okumak mecburiyeti.. doğdu... yapmayın allah aşkına.. bu.. taş kime.. :)))
ama cok beğendim..
Eyvah eyvahhh,birileri Delinin asa'sindan nasibini almis...
Bu şiir üzerine şiir yazasım geldi. Muhataplarına merhamet göstermek gerekiyor mu? son bir defa daha düşünmem lazım..
Muammer nerden buldun bu fikri? Şerbet ortada isteyen buyursun..Kutlarım.
Bu şiir ile ilgili 17 tane yorum bulunmakta